Bu gün yani, 12 Eylül 2015 günü
Ankara’da yapılmakta olan AKP kongresinde açılan bir pankart dikkatimi çekti.
“Ümmeti Muhammet” yazan bu
pankart, bana daha geçen hafta cumhurbaşkanının bir konuşmasında kendisini
tanımlarken tekrar ettiği “Ümmet-i Muhammet” ifadesini hatırlattı.
Ümmet-i Muhammet yani Muhammet’in
inananları kimlerdir?
İslam’I din olarak kabul etmiş,
Kur’an’ın emirlerini ve peygamberin sünnetini uygulayan, Müslüman’a el
kaldırmayan, İslam kavimleri arasında kardeşliği, dayanışmayı, kafir işgaline uğrayana teredütsüz yardım etmeyi kutsal ilke sayan, toplumsal ilişkilerinde
peygamberin yaptığı gibi, “gayrimüslüm” dahi olsa “adaletten” şaşmayan
Müslümanlara denilir.
Yoksa her namaz kılan, “Allah
birdir=La ilaheillallah” diyen Müslüman değildir.
İran Zerdüştlüğünün Hicaz Arap uyarlaması
olan, Allah’a veya
diğer Hubel adıyla
Kabe’de 360 putun en büyüğü saydıkları “baba tanrı” olan Bereket Tanrısı
ibadetine tabbi Hicaz Mecusileri, Sabiler ve onların Sin gibi diğer putperest
mezhepleri, Nasturi, Süryani, Maruni, Gregoryen Ermeni, Kıpti Hristiyanları da
“La ilaheillallah/Allah Birdir” derler, namaz, 30 gün ve daha fazla oruç,
Kabe’de ihrama girerek veya çıplak olarak tavaf-hac, zekat, fitre ibadetlerini
yaparlardı. Mekke’nin fethinden sonra gayrimüslümlerin Kabe’ye girmeleri yasaklandı
ve Mekke ve çevresi “Haremeyn Şerefeyn” yani “şerefli yasak bölge” ilan edildi
ve asırlarca,sadece Müslümanların girebildiği bölge olarak kaldı.
Taa ki, Müslüman görünen Mısırlı
Selefilerin, 1739’da İngiliz ajanlarının kurdurduğu Necd çölü halkı olan Suud’Lu
Vehhabilerin, Dürzilerin, yine İngilizlerin kurduğu Mırı’lı Efganilerin,
Bitlis’li Rum Said-i Kürdi Deliüzzaman’ın Süryani İncili-Hicaz Mecusiliği
temelli Kürt Yezidiliği dini harmanı olan Nurcuların, 1915 Ermeni tehcirinden
yırtmak için “Müslüman olduk deyip tehcirden kurtulan veya aynı gerekçeyle
sürgünden dönen Gregoryen Ermenilerin kruduğu tarikat olan Işıkçıların ve
bunlara katılan Karadeniz, iç Anadolu, Ege, Marmara Rumlarının “Müslüman
kılığındaki” ihanetleriyle kaybedilen 1917 Süveyş Kanal yenilgisine kadar Mekke
ve çevresi, Müslümanlara ait, “gayrimüslümlere Harem/Yasak” bölgeydi.
Osmanlı’dan çıkan topraklarda
kurulan devletlerin başlarına getirilen bu “sahte Müslümanlar”, eskiden beri
yürüttükleri “İslam’ı değiştirme dönüştürme” çalışmalarını ellerine
geçirdikleri devlet erkiyle daha iyi yaptılar ve başarılı oldular.
Bunların tek engeli kurucumuz
Mustafa Kemal Atatürk, Rıfat Börekçi, Elmalılı Hamdi, Yazır ve onlar ile aynı
“İslam temeline” inanan gerçek Müslümanlardı.
10 Kasım 1938’de ölümüne neden
oldukları Atatürk’ün ardından önce Sabetayist Museviler İsmet İnönü döneminde
dinin başına geçtilerse de onlar dine fazla zarar vermediler. Çünkü çoğu en
azından bu Sünni Müslüman görünen bozuk kripto dincileri sevmiyorlardı, çoğu da
ülkemizde din temelli rejimi istemiyorlardı.
1943’te Almanların yenilmeye
başlaması, SSCB’nin güç olarak tekrar ortaya çıkışı ile Amerika’nın dünya
liderliğini İngilizlerden alması, Sünni Müslüman taklidi yapan sahtekarları
coşturdu.
ABD’nin kurduğu “Yeni Dünya Düzeninin”
temel ilkesi olan “Komünizm Tehlikesi” korkutması bahanesiyle, İslam’ın da
temsilciliğini yapan bu kesim 1943’lerden itibaren Vatikan’ın kapılarını
aşındırmaya başladılar.
Vatikan’dan emekli İspanyol asıllı
bir rahip olan Alberto Riviera’nın peygamber Muhammet hakkında yazdığı
“Prophet/Peygamber-TIKLA” kitabında yazdığına göre, “Komünizme karşı dinlerini
korumak için Müslüman din adamları gelerek Vatikan’’’dan yardım istemişlerdir.
14 Mayıs 1950 genel seçimleriyle
Demokrat Parti hükumetini kuran, Kırım göçmeni Musevi Tatar Adnan Menderes’in
partisinde Türk ve Müslüman dışında bütün kripto gayrimüslümler yer almışlar ve
“İslam adıyla dini değiştirmeye başlamışlardı.
II.Abdülhamit’in Üsküdar Toptaşı
tımarhanesine attırdığı, 1916 Rus işgalinde, doğu Anadolu’nun askeri ve
demografik haritalarını İngiliz rahip ajanı Mr. Robert Frew’un talimatlarıyla
Gürcistan Bitlis’te Rus Kafkas Orduları komutanı Nikolay Nikolaviç’e teslim
eden, esir düşme bahanesiyle götürüldüğü Rusya’da Türk ve Müslümanları
“Halifenin emriyle geldiğine inandırarak Rus devrimcilerine karşı savaşa iten
ve Sonrasında “karşı devrimci” ilan edilerek soykırımlara, sürgünlere maruz
kalmalarına sebep olan, Atatürk’ün 1925 Şeyh Sait isyanının “fikir babalığını”
yaptığı gerekçesiyle Isparta/Burdur’a sürdürdüğü, İsmet İnönü’nün bu sürgünü
ısrarla uyguladığı, “Cuma namazı dahi kılmayan” vatan haini Bitlis Rum’u Said-i
Kürdi’ye Türk ve Sünni Müslüman camilerinde Menderes’in izniyle vaazlar
vardirilmiş, Cuma ve bayram hutbeleri okutulmuştur.
İşte bu “Müslüman görünen ama,
“mezhep, tarikat” adı altında eski putperest dinlerini yaşayan bu müşrikler,
kafirler dinin başına geçmişlerdir.
Son olarak AKP hükumetiyle devleti
ele geçirip iyice soyup soğana çeviren bu müşrikler hala utanmadan kendilerine
“Ümmet-i Muhammet” demektedirler ve dini “Ilımlı İslam, Dinler arası Diyalog”
saçmalıklarıyla İslam’a çok benzeyen Amerikan Protestanlığı, Süryani, Kıpti,
Gregoryen Ermeni İncillerine göre bir dine dönüştürmektedirler.
Recep Tayyip Erdoğan Ümmet-
Muhammet midir?
Kendisi, 2003’te başbakan
olduğunda “Karım Arap ben Gürcü’yüm” diyordu. Yazar Ergun Poyraz, onun Yahudi,
karısı Emine’nin de Siirt’li Yahudi olduğunu yazdı. Bence bu tanımlama doğru
değildi.
2008 Rus-Gürcü savaşında
Gürcistan’ı yalnız bırakan Tayyip Erdoğan’dan öç almak istercesine Gürcistan
2010 yılında internette 200 yılında Avrupa parlamentosuna verdiği “
2003Gürcistan Azınlık Raporu’nu (TIKLA)” yayınladı. Bu raporu dilimize çevirip yayınlar
yayınlamaz, 12 Eylül 2010 referandumuna 30 gün kala raporun yayınlandığı “adilyargic.blogspot.com”
blogum sildirildi. ABD’ye giden R.T.Eerdoğan bu konuda hava alanında yaptığı
açıklamada “internette kandisi ve hoca efendi (F.Gülen) hakkında yazılar yazan
blogları sildirdiklerini açıkladı.
Bu rapor’da, Gürcistan ne
yazıyordu?
1915 Ermeni tehcirinden kurtulmak
için Rus çarına mektup yazarak yardım isteyen ve Çar tarafından Gürcistan’a
yerleştirilmeleri emredilen 115.000 isyancıdan 67.500 Süryani İsyancının
Batum’a,37.500 Yezidi Kürt isyancının Tiflis’e yerleştirildiğini, kalan 10.000
kişinin de Ermenistan’a yerleştirildiğini yazıyordu.
Rize, cumhuriyetin ilanına kadar
60 yıl boyunca Rus idaresinde kaldı. Bu dönemde “Ümmet-i Muhammet olduğunu
söyleyen Recep Tayyip Erdoğan’In dedesi Batum- Bagata’dan (Asi köylü) Rize’nin
Potamya (Şimdi Güneysu)adlı Rum kasabasına neden yerleşti?
Ümmet-i Muhammet olan bir adamın
yerleşmek için bir Rum köyünü seçmesi sizce tuhaf değil midir?
Başbakan olunca ilk işlerinden
birisi “ Güneysu’ya Potamya dense ne olur” açıklamasını, camide imamlık yapan
ama eve gidince Ortodoks Hristiyan ibadetini yapan bir imamın “Türklerin din
baskısı yüzünden dinini yaşayamadığını” işleyen bir film çektirmek değil miydi?
|
Esenler Otogar camiisi |
İzmir’de camilerde papazlara dini
ayin yaptıran, cami, kilise ve sinegogları bir mekanda inşa ettiren, İslam
öncesi bahçelerinde put pazarı bulunduran Sabi putperestlerinin tapınakları
gibi, alt katlarında alışveriş merkezleri barındıran büyük camiler inşa
ettirmesi de sizleri uyandırmadı mı?
Topkapı Esenler Otogar camisinin
kubbesini taşak, minaresini yarak gibi inşa ettiren de bu adam değil midir?
Erkek cinsel organı hem Sabilik, Süryanilik hem de Grek/Yunan hermetizminde “bereket
sembolü” olduğundan bütün dikilitaşlar erkek cinsel organı şeklinde dikilmiyor
mu?
Minarelerinizin yarak,
camilerinizin taşak gibi inşaasına ses çıkarmadığınız gibi, asırlardır mezhep
ve tarikat adı altında dini bozan, Hristiyanlığın ruhani merkezi İtalya Roma’da
bulunan Vatikan ile gizli-açık çalışan bu hainleri “Selefi Müslümanlar” olarak tanımaktan bıkmadınız mı?
|
Grek Hermes adına dikilmiş yol taşı | | |
|
Şimdiki başbakan Ahmet Davutoğlu’nun
Kırım sürgünü Musevi bir Tatar olduğunu, sonra Nurcu olduğunu ve karısının
adının Sare adlı bir Yahudi olduğunu bilmenize rağmen bu adamlara nasıl “ümmet-i
Muhammet” diyorsunuz?
Tevrat’ta anlatıldığına göre,
İbrahim peygamberin karısı ve kızkardeşi olan Sara/Sare ana kısırdır ve çocuğu
olmaz. Mısır firavunu Tutmosis’in (Araplar Totiş derlermiş (E.Çelebi –Seyahatname’si)
hediya ettiği bedevi Arap prensesi köle Hacer’in ve oğlu İsmail’in kendisinin
kısır olmasıyla alay etmelerine Allah’ın da içerleyip, 100 yaşında Sara’yı
hamile bırakması ve ondan doğan çocuğa sevincinden yüzü güldü diye oğlunun
adını “İSHAK=GÜLER” koyduktan sonra İbrahim’e Hacer ve İsmail’i Mekke çöllerine
götürüp terk etmesini istediğinden, soylarını İsmal’e bağlayan Muhammet soyunun
asla “SARA,SARE” adlarını çocuklarına vermediklerini bilmezseniz öğreniniz.
|
Güneş tanrıçası El Uzza |
|
İşte, kendilerine “Ümmet-i
Muhammet” diyen Yahudi/Musevi ve Süryanilerin sizi dininizden etmesine izin
vereceksiniz, bu adamların hacca ve umreye gittiklerinde kendi dinlerine göre “protokol
haccı” yapmalarından şüphelenmeyeceksiniz, sizin, “Allah adına yapılan ilk ev”
diye kutsal saydığınız mekana, Güneş Tanrıçası şeytanları olan, İnanna, Aşera, Anahita,
Er Ruha, El
gezegen ve güneşten oluşan
çocuklarını doğurduğu “amı/vajinası” olarak bilip öpen yalayan putperstlerle
birlikte Kabe tavafı yapacaksınız, bunların Müslüman ülkelerini bir bir Haçlı
Hristiyan dindaşlarına peşkeş çekip köle etmelerine, Taliban, El Kaide,
IŞİD/DAİŞ, El Nüsra bilmem ne gibi sayısız adlarla kurulan Ortodoks Şemsi
Yahudi-Ortodoks Hristiyan mezheplerinden olup İslam adına cinayet işleyen terör
örgütlerine göz yumacaksınız da Allah sizi cezasız bırakacak öyle mi?
Uzza, Afrodit’in rahmi, olarak tapınan, Hacer-ül Esved’i (Karataş) de
dünya hariç, 12 burç yedi gezegen ve güneş sisteminin ilk beş gezegeni dahil
63
|
Kaza anı |
Allah var demekki, Kurban bayramı
arifesinde Kabe’de “yaptıkları hırsızlıkların, ırza geçmelerin, ihanmetlerin
affı için” umre tavafı yapan putperestlerle birlikte tavaf yapan bu sözde
Müslümanların üstüne dün bilmem kaç tonluk, 50 metre uzunluğunda vinci devirdi,
107 kişiyi öldürdü ve 200 küsürünü de yaraladı. İslam öncesi Allah'a "Yıldırım Tanrısı" olarak da tapınılırdı. Bu adı, Kur'an "Er Rad=Yıldırım" suresinde de tekrar edilmiştir. Vincin yıldırmla yıkılması sizce tesadüf müdür?
Yeryüzünde Arap Müslümanları önce “mevali/Köle”
diyerek aşağıladıkları, Müslüman dahi saymadıkları Türklerin eline muhtac etti,
daha ileride bir tek bağımsız Müslüman devlet bırakmadı. Bütün Müslümanları
haçlıların kapısında dilenci etti, Akdeniz’i dünyanın en büyük “Müslüman Mezarlığına”
çevirdi.
Siz dininize sahip çıkmazsanız
Allah sizin belanızı vermeye devam edecektir.
|
Mescid'ül haram haçlı işgalindeyken hac nasıl yapılır? |
|
|
|
Ki, anılıyorsunuz da.
Giydiğiniz örtülerinizden “çarşaf-peçe”,
İslam öncesinden beri Kabe’nin, Güneş Tanrıçasının “rahmi”, Hacer-ül Esved’in
de vajinası olduğuna inanan “Bereket Tanrısı Dinleri” olan Sabilik, Yahudilik,
Zervanilik dinlerinde , tapınakta Allah ile cinsel ilişkiye giren rahibelerin,
tırnaklarının dahi sıradan insanlara gösterilmesini yasaklayan “tapınak
fahişelerinin” kıyafeti, sarık ve cübbenin de bu şeytani dinlerin dini kıyafeti
olduğunu, İslami kadın kıyafetinin ferace ve baş örtüsü olduğunu ayırt
edemeyenler dinde aldanmışlardır.
Bu dinlere mensup olup Müslüman
görünen Bitlis Yezidi İsmet İnönü ile başlayan gayrimüslüm devlet adamları, bu
gün Siirt’Li Yezidi Abdullah Gül, Süryani Recep Tayyip Erdoğan, Musevi Ahmet
Davutoğlu ve tamamı Ermeni, Rum, Yezidi Kürtlerden oluşan bakanlar kurulunca
yönetiliyorsunuz.
İmamlarınız, başbuğlarınız Ermeni,
Süryani, Rumdur.
Sizler ise “Türk ve İslam” diye
yırtınıyorsunuz.
Aslında kaçınız gerçekte Türk ve
Müslümansınız?
Bir araştırınız...
Yoksa Kabe’deki kazanın beterleri
her gün başınıza inecektir. Sayenizde, aranızda yaşayan bizlerin de bundan
nasibini alması da olağandır.
Ümmet-i Muhammet daha peygamber
zamanında şaşırtılmaya başlandı, ölümünden sonra iyice şaşırtıldı. Biz Türkler
bu bozulmuş dine İslam dendiği zamanlarda dine kılıçla sokulduk.
İmam-ı Azam Ebu Hanife ile
başlayan İmam Maturidi, hoca Ahmet Yeseviler ile başlayan İslam’ın gerçeğini
tespit edip yaşama çabaları, Mustafa Kemal Atatürk, Rıfat Bötekçi, Elmalılı
Mehmet Hamdi Yazır ile aşamalar kaydetmiş, bu günde dindar-dinsiz
araştırmacılarla “putperestlik ile İslam’ın gerçek halinin tespiti
çalışmalarıyla sürmektedir.
Takdir okuyanlarındır.
|
2015 haziran seçimlerinde Kürtçe Kuranla oy istiyor. |
Alaeddin Yavuz/
Alaeddin Yavuz wordpress
keykubat
/
adilyargic
/ adilyargicc