Blog başlığındaki "+40" UYARISINI GÖRDÜNÜZ MÜ?

Ey Türk Milleti!
Birinci vazifen seni İslamcılık ve Türkçülükle benliğinden koparan, Araplaştıran din, devlet, ticarette sana yer vermeyen, seni küçük dereceli askeri görevlere vererek ölüme süren, sana hocalık, başbuğluk eden hainlere giydirdiğin tacı geri almaktır. Bunu yapabilmen için seni uyandıracak her türlü bilgi ve belge mevcuttur. Ya özgürlüğünü kazan ya da öl. Kölelikle atalarının kemiklerini sızlatma. Arap Rumların ırkçı kinci ensest sapık dinlerinden çık. Kurtuluşun başlangıcı burasıdır. Aklen kurtulmadıkça saltanatın da olsa kölesindir unutma. Sen özgür birey olmadıkça kardeşliğin önemi yoktur. Devletin her yüksek kademesine göz dik yerini al. Tırsma. Çabala, savaş ve kazan! Birlikte yaşadığın kavimlerle kardeşlik o zaman daha güzel olacaktır. Alaeddin Yavuz

Tarih boyunca atalarımız günümüzdeki kadar, her türlü bilgiye ulaşabilecek böyle bir çağ yaşamadılar.

Bizler tümünden şanslıyız. Buna dayanarak, blog içerikleri binlerce yıldır doğru bilinenleri sorgulamaktadır.

Tedbir olarak yanınızda sağlık ekibi bulundurunuz veya çıkınız! +40 :))

İster bu bloğda, ister okulda, camide veya başka yerde hiçbir yazılanı, öğretileni “sorgulamadan, araştırmadan” doğru kabul etmeyiniz!

Blog yazılarının telif hakları-copyright © “adilyargic; adilyargicc; keykubat.blogspot.com ve keykubat.blogcu.com” rumuzlarıyla yazan Alaeddin Yavuz’a aittir.


Vatan-Millet davası,hiçbir kurum veya kuruluşa havale edilemez, milletçe sahiplenilmedikçe hiç bir dava milli değildir.
Davasına sahip çıkmayan halk da millet değil sürüdür. Adilyargıç/Keykubat.

Yazılarımı ırkçı, etnik,dini ayrımcı bulanlar, Atatürk'e yapılan 26 Kürt isyanı, 25 suikastın arkasında ve 30 yıldır, 50.000 insanımızın ölümünde Kürt Yezidiliği ardında saklanmış gayrimüslüm azınlıkların olmadığını ispatlasın.

Hala okumak istiyorsanız buyurunuz.

Saygılar, sevgiler!

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

19 Haziran 2010 Cumartesi

YENI OSMANLI YOK,HACLI ISGALI VAR



-->
YENİ OSMANLI YOK,HAÇLI İŞGALİ VAR

Türkiye,büyük hesapların yapıldığı,büyük kavgaların verildiği dünya siyasetinin göbeğinde,kapı kilidinin tam göbeğini teşkil etmektedir.
21.yy yeni Ortadoğu yapılanmasında,esas büyük abi rolü için İran ile yarıştırılmaktadır.ABD-İsrail, İngiltere Türkiye'yi "Şeriat yapılanmasına dayalı bir rejim temelinde, Ortadoğu- nun yeni Hakimi olmaya teşvik ederken,Fransa,Almanya Rusya, İran yanındadır. İran şeriat yapılanması 1979'da NATO-SSCB operasyonu ile tamamlanmıştır.
Ancak,ABD-İngiltere'nin İran'ı desteklememe nedenlerinin en başında iran'da, Rusya ile %50 eşit söz hakkına sahipler- ken Türkiye'de %90'dır.Hatta bunun %100 olduğunu bu günlerde,AKP sayesinde görmekteyiz.


Çünkü,10 Kasım 1938 İsmet İnönü- Fahrettin ALTAY darbesinden,12 Mayıs 1939 İngiltere-ABD Kredi Antlaşmasından bu yana bu ülkemiz gizli İngiliz-ABD mandasıdır.
Churchill-İnönü 1943 Yenice-Adana
İran'ın bu yarışı kazanması halinde, Rusya yeni dünyanın büyük ortağı olacaktır.İşte,Rusya'yı bu güçte görmek istemeyen ABD-İngiltere Türkiye'yi bu yüzden kayıtsız şartsız desteklemektedir.
İşin bu yönü,"Yeni Osmanlı" veya "Yeni dünya gücü Türkiye",yok "Avrupa'yı kıskandıran,büyüyen Türkiye" göze,kulağa hoş gelmektedir,ABD-AB fonlarından mali destek alan Doğu Ergil,Ahmet ALTAN, R.O.Kütahyalı, Taraf,Vakit ve diğer yandaş medya tarafından pompalanmaktadır ve "hadi Tayyip'e destek çıkalım" demekten başka bir seçenek bırakmamaktadır.
"Büyük Osmanlı olacağız ya!,Varsın biraz ABD-AB kuklası olsun zaten neyiz ki? "deyince başka seçenek olmadığına,en uygun seçimin bu olduğuna herkesi ikna edebilir ve oyları toplayabilirsiniz.
AKP ve Hıristiyan dönmesi,Türk-Müslüman adı taşıyan,taşımayan,adlarının sonları "Türk" ile biten Patrikhane, sinegog basını,tüm basın,ekonomiye hakim bu kökenli iş dünyası vb kökenli yandaşlarının yaptıkları da budur.
Ancak,burada dikkat edilmesi gereken başka önemli konular da vardır;
1-11.Eylül.2001 New York "İkiz kule operasyonunun", ABD başkanı G.W.Bush’ un kardeşine ait güvenlik şirketince korunduğu ve binanın önceden dinamitlerle patlatılmak üzere hazırlandığı,uçaklar çarptırınca da dinamitlerin ateşlenmesiyle binanın çok kısa sürede çöktüğü,yoksa,uçak depolarından çıkan benzinin kalınlığı 1m2'den fazla,gökdelen boyunca,500.m göğe uzanarak binayı ayakta tutan onlarca dökme demirden yapılmış çelik kolon ve yüzlerce kiriş kütlelerinin o kadar kısa sürede ve hatta, uzun vadede de eritmeye yeterli olmadığı bilim adamlarınca da itiraf edilmektedir. ABD’li basın mensuplarının gözüpek çalışmalarıyla bu ince nokta da ortaya çıkarıldı.
Böyle büyük bir sabotajı kendi halkına yapan ABD,olayın hemen akabinde bizzat G.W.BUSH'un ağzından “CRUSADE” yani HAÇLI SEFERİ kampanyasını başlatmış,ortalığı “İSLAMİ TERÖRİST” kavramları ile tanıştırdı, Guantanamo İşkence ve sınırsız sorumsuz insan özgürlüğüne el koyma, öldürme yöntemlerini devreye soktu,Irak,Afganistan gibi ülkeleri işgal etti, doğal kaynaklarına 100 yıllığına el koydu.Halen de çıkmış değil,Afganistandan da çıkmaya hiç gönüllü değildir.
2-İran’ın bölge yarışında elenmesi için ABD daha 2001’de Filistin sorununu çözmeyi kararlaştırmıştır. Mısır Şarm El Şeyh'te,Fransa C.Başkanına "Ortadoğu'da Yecüc-Mecüc var yardım et" derken bunu söylemiştir.Ancak Bush'un iktidarının ömrü buna yetmedi .


Geçen yılki seçimlerde G.W.Bush’un yerini alan,siyah yüzlü beyaz kalpli diye tanıtılan,demokrat Barrack H.Obama,şimdi bu siyaseti yürütmekte- dir. Bush döneminden kalma “One Minute” olayının arkasından gelen İsrail’in büyükelçimizi aşağı koltuğa oturtma olayı,iki ülkenin başbakan- larının atışmalarının ardından,kökü dışarda,Gazze Flotallia İHH yardım olayı geçenlerde patlak verdi.
Aynı gün,başbakan,Arjantin’de Atatürk anıtının açılışı ile ilgili Arjantin sorun çıkardı diye yazıldı ve bu nedenle Şili’de bulunuyordu,Genelkurmay başkanı da Mısır’da bulunuyordu.
Atatürk’ü zaten sevmeyen ve nefret eden başbakanın heykeli açtırmayıp,bir başka antlaşmaya imza koyup Şili’ye geçmesi olasıdır.
Başbakan ve Genel Kurmay başkanının da, İsrail’in gemide gerçekleştirdiği ölümlerin ardından “ülkeye geri dönmeleri” ve ertesi gün Mısır’ın ne zamandır ambargo uyguladığı Gazze’ye amborgo’yu kaldırması sizce tesadüfle veya,Mısır’ın Müslü-manlığı ile alakalı olabilir mi?
Hayır,orada Mısır'ın ambargoyu kaldırması işi görüşüldü ve kararlaştırıldı.Çünkü;
O Mısır ki,1799’da Napolyon ordularının işgaline direnmemiş, 1802’de İngilizleri kucaklamış,o zaman bu zamandır İngiliz idaresi altında,sadece 1945-50 arasında SSCB’nin desteği ile Süveyş kanalından İngilizleri bir ara sepetlemiş ama sonra taşları aynen yerine oturtan,Caferi mezhebin yaygın olduğu bir ülkedir.
Arap değil,Hintli Çingenelerden oluşan bir millettir.Türkleri de pek sevdiklerini sanmam,yankesicilik mesleğinin doktora master merkezidir.
Asla vatan,millet kavramları olmayan, her şeyi paraya bağlayan bir millettir.Bedevi Araplarla öyle bir kan bağı da yoktur.Topkapı Sarayındaki Hz.Muhammed’in onları İslam’a davet eden mektubu da “Kıpti Kavmi Liderine” diye başlar.Yani,”Çingene Milleti Liderine”.
Yani,İngiltere'nin mesajı bu görüşmede iletilince o da emre uymuştur.
Filistin’lilerin,Tevrat kaynaklarına göre Hz Davut’un bir sapanla attığı taş ile Golyat adlı dev savaşçılarını öldürdüğü iddia edilen,Hz.İbrahim peygamberden asırlar önce Girit Adasından bölgeye göç gelmiş bir millet oldukları bilinir.
Bazılarına sorarsanız bu olay Tevrat dışında hiçbir yerde geçmez, yalandır, Filistinliler aslında,Mısır'a sığmayan Çingenelerin oluşturduğu,Derezi yani bizim halk dilinde “Dürzü” bir millet olduğu bilinir.
Hatta bazı Filistinliler çektikleri acıların sebebi olarak,I.Dünya Savaşı sırasında İngilizlerin yanında yer alıp Türkleri arkadan vurduklarına bağladıklarına inandıklarını çok defa dinledim.Hiç birisi de Türkleri “Müslüman” saymaz ve “Mecüc-Cüce” derler.(Mecüc,tersten okunuca de CÜCEM oluyor,En eski dil Türkçe derim de inanmazlar)
Filistinlilerin önemi onların orada “Müslümanım” demelerinden başka bir şey değildir.Çünkü orada “Mescid- Aksa ve Hz.İbrahim tapınağı,yani KUDÜS vardır.Üç İbrani dininin de merkezidir.
Onlar olmazsa orada İslam’ın hakkı da kalmaz.Yani Filistinliler korunmalıdır!
Şehit ailelerine yasal çerçeve içinde usulen yardım eden hükümet,Filistin'e gelince "Cihat,Şehadet Komandoları göndermektedir.
Eeeee ne yapsın emir büyük yerden ABD'den.
İHH Gazze Flotalia gemi baskını olayında ölenlerden birsinin eşi aynı gün çıkıyor,kameralara;
-“Gitmeden önce günlerce Şehadet şerbetini içmek için kendini hazırladı.” Diyordu.Yani,bu adamlar apaçık yardım götürmeye değil,İsrail askerlerine saldırmaya,şehit olmaya gitmişler.Ayrıca bu vatandaşın Güneydoğulu ,Malatya’lı olan bir diğerinin de evinde,diyalize bağlı ağır masraf gerektiren bir hastası ve altı kadar çocuğunun olması bende bu “şehitlerin” önceden seçildiği izlenimini daha o zaman yarattı.
Böyle de yazınca başbakan "Onlar İsrail'in kalemşörleri" diyor.
Adama sormazlar mı?
Tekel'i,Telekom'u,Seka'yı,Suriye Sınırı mayın toplama işlerini ve işletmesini 49 yıllığına, daha dün İsrail'e satan, İsrail'den "Yahudi cesaret madalyası", İngiltere ve ABD'den "SADAKAT MADALYASI" alan ilk Türkiye başbakanı sen değil misin diye?
Hatta daha dün,ABD'ye,İsrail ile yapılan kayıkçı kavgası hakkında "izahat yapmak" bahanesi ile gönderilen,bence olayı daha inandırıcı boyutlara taşımak için yeni talimatlar alma amacı ile yola çıkarılmış, Türkiye'ye "PKK'yı değil Kürt kedisini" bile vermeyi çok gören Mesut Barzani'nin kardeşi olduğunu söyleyen heyetin başı Dış işleri bakanı Ahmet Davutoğlu'na da ne ödülü verildi biliyor musunuz?
Hani,Trabzon'dan Van'a kadar her yeri Ermenistan'aiaşağı tarafları da Kürdistan'a bağışlayan, bunun için de uçak gemili donanma gönderen,Ege bölgesini Yunanlılara verdiği için bize üç yıl kurtuluş savaşı verdiren,soykırımların, tecavüzlerin,işgallerin ardındaki "Türk Düşmanı ABD başkanı Woodrow Wilson'un" ödülü verildi.
Büyütmek için haritayı tıkla(açık Mavi bölge Wilson'un Ermenilere Hediyesi)

Bu ne demek mi oluyor?
Wilson antlaşmasından "Kürdistan,Ermenistan ve doğu Karadeniz'de Pontus Rum Devleti " bekleyenlerin oluşturduğu Amerika'nın Komplocu Parti'sinin işbirlikçiliği ile Sevr asntlaşması sınırlarına terk ediliyoruz, işbirlikçiği de hükümetin ilgili bilgili üyeleri ile sürmektedir.
Yok canım olur mu?diyorsanız,siz zaten memleketi böyle diyerek bu devşirmelere terk etmediniz mi ey millet?
O zaman,"şehitlerine ağlama, cenazelerine katılma",çünkü,bu işbirlikçileri oylayarak, arkalayarak şehit çocuklarınızın katili aslında siz oluyorsunuz. Sonra da "Vatan sağ olsun!"
Geç o işi kardeşim,geç.Kendini kandırıyorsun!


Geminin çektiği bandıra yani bayrak da Komor Adaları bayrağı.Yani,bu olayda İsrail bir Türk Yardım gemisine değil,Komor Adaları’na ait bir gemiye çıkarma yapmış oluyordu.Gemiye binecekleri önceden bildirilen AKP milletvekillerinin son anda vaz geçmeleri,İsrail askerleri daha engellemeye başlamadan, Cihat Komandolarının geminin demirlerini keserek hazırlık yapmaları ve nice kasıtlı olaylar ortada iken bu senaryoya kim inanır?
Yani,Türkiye’ye karşı bir saldırı söz konusu değildir,saldırı da öldürülecekler de önceden seçilmiştir.İsrail askerleri kimleri öldüreceklerini bile önceden bilmektedir.
Yani,olacak olan “O gemide benim vatandaşımı neden öldürdün?” kavgasıdır.
Olay da aynen böyle sürmektedir. Oysa gemi,Türkiye Deniz Yollarından bu İHH denilen,adı İngilizce olan kurumca sözde satın alınmış-mış,ve bu dernek kuruluşunda “15.000” DM Alman Markı sermaye ile Fatih’te kurulmuş,kökü dışarda,bürosu içerde bir dernek o gemiyi hemen yardım olayı öncesinde alacak parayı nerden bulduğu belli değpilmiş kimin umurunda?
İşte bu olay,şimdi sırasıyla bizi İsrail ile ve değişmez hamisi ABD ile sonu başından belli bir kavgaya sokacaktır.
Projeye göre,İsrail,AB ve İslam ülkeleri baskısı ile sözde geri adım atacak,belki de 1967’den sonra işgal ettiği toprakları da belki iade ederek yeni ,bağımsız bir Filistin kurulmasına izin vermek zorunda bırakılacaktır.
Bu olaydan kahraman çıkan AKP ve Tayyip Erdoğan da,2011 seçimlerinde tekrar oylarını arttırarak iktidar olacaktır.
Bir daha da,ne muhalefet ne de başka karşı çıkan kalacak ve iktidar yeni ufuklara yol alacaktır.Bu ufuk neresi mi ola?
Bu ufuk elbette,Filistin’in tek destekçisi olma şansını kaybettiği için Vatan,millet,din savaşı vermeyen tembel Arapların da mali desteğini kaybederek yalnızaşacak ve “İŞGALE HAZIR” YENİ,II.Irak yani İran olacaktır.
Bereket Hilali Devleti Sınırları

Irak-Afganistan ve Türkiye üzerinden İran ABD ve koalisyon güçlerince bir lokmada yutulacaktır.
Bu arada,R.T.Erdoğan efendi de Fethullah efendiyi, ABD’den getirip hilafet koltuğuna,kendisi de bu gün çıkardığı,"başbakanlıktan istifa etmeden aday olma ve devlet nimetlerinden sınrısız yararlanma" yasası ile Cumhurbaşkanı olacak,bu arada Türkiye de Anadolu Federe İslam Cumhuriyeti olacaktır.


Yani,2001’de ilan edilmiş olan CRUSADE-HAÇLI SEFERİ kampanyasına karşı da,"İran’ı işgal edemezsiniz" babından, Gazze yardım gemisinde İsrail askerlerine saldıran "önceden beyni formatlanmış,yakınları tarikat-devlet koruması altına alınmış" ,ALLAH ALLAH diyen bazı şehadet meraklısı,tekke,zaviye kalıntısı figuranlarca bir provokasyon kopartılacak,insanlar işgalci ABD-NATO askerlerine saldıracak ve bu bahane ile Türkiye’de ,İsrail’de işgal edilecek,Hz.İsa’yı beklemek için “1000” yıllığına Kutsal Bereket Hilali Devleti kurulacaktır.
Ermenilerin soykırıma uğrattığı geçmişimizdekinden
daha korkunç silahlarla,yeni sotkırımlar tekerrür edecek.
Bu arada da İncil’in bizdeki adıyla “Dabbet-ül Arz “ olarak bilinen,İncil’de Vahiyler bölümünde "Yerden Çıkan Canavar” ayeti gereğince “RAKAMI 666” olan Müslümanların ve Hıristiyan olmayan kavimlerin tümünün “SOYKIRIMINA “ başlanacaktır.
Hıristiyan dünyası böylece,hem Müslümanlardan hem de her dünya savaşı öncesi,kamplara doldurmaktan bıktığı Yahudilerden de kurtulmuş olacaktır.
Bu işin kahramanları G.W.Bush’un Neo-Con’cuları,Obama ekibi,etekli semitik Gürcü R.T.Erdoğan,A.Gül ve Saadet Partisi olacaktır.
Fethullah Gülen hem halife ham de Hıristiyan Aziz, R.T.Eerdoğan muhtemelen yeni devlet başkanı ve Aziz,Abdullah Gül’de Aziz başbakan olacak gibi görünmektedir.
Neden mi,Nurcu Said-i Nursi Bitlis’li Gregoryen Ermeni,Tayyip bey’in dedesi Adana’ya Ermenilerin yanında Türk ordusuna karşı savaşmış ve Hıristiyan şehidi olmuş biri,Abdullah Gül efendi ise Siirt’li Arap yani Kurtuluş Savaşına asker göndermeyen,Atatürk'e karşı işbirlikçi Kürt isyanlarına katılan İslami Kürdistancı tayfalardan.
Bunların hepsinin Doğu Anadolu-İzmir,İstanbul bağlantıları vardır.Başbakan Recep beyin “Ben semitizm’e karşı olanlara karşıyım” beyanı,cemaati olan ve olmayan kiliseleri onartması, Selçuklu döneminden bu yana yıkılmış,kapatılmış kiliselerin mallarının iadesi ile ilgili yasalar çıkartmış, gittiği her ülkede Kilise ve rahip ziyaretleri,Yahudi Cesaret madalyaları,Amarikan-İngiliz Sadakat madalyaları almaları,say say bitmez.İlk kez “Türk” adı bunların döneminde aşağılandı ve bu sürmektedir.


Araştırdığınızda , haberleri seyrettiğinizde öğreneceğiniz daha nice incileri vardır.Bunlar Müslüman görünümlü Hıristiyanlar değilseler nelerdir?
Hayatları din ticaretidir.Allah adıyla “mağdur,züğürt,perişan” geldiler,boğazlarda,boğaza nazır Kısıklı villaları,gemicikleri ve daha nicelerine sahip olmaktadırlar.Hep “Allah” adıyla.
Çünkü Türk milletini bir şey ile aldatabileceklerini çoktan öğrendiler o da "ALLAH" tır.Allah de gerisini merak etme!!!
Bu konuyu 11.Haz.2008’de “Ülkemizin Şımarık Güçleri” başlıklı yazımda da yazmış ve ilgili Kuran ayetlerini vermiştim.
O zaman,bu yazımdan sonra bu yazı başlığının geçtiği aşağıdaki Kuran ayeti Türkiye Siyaset edebiyatına girmişti.Ama sabaha kadar bütün gazeteler üye olup yorum yapmıştım.
İstediğimi de elde etmiştim o zamanlar.İşte o ayetler, ve aşağıya,yer azığından bu kadarını koyabildiğim haberler şimdi yukarıdaki iddialarımı da aynen doğruluyorlar;
Bakara Suresi:11- "Önünde ve ardında insanoğlunu izleyen melekler vardır.Allah’ın emri ile onları gözetirler.Bir millet iman ve gidişini bozmadıkça Allah o halkın durumunu değiştirmez,Allah bir milletin kötülüğüne hüküm verince artık o hüküm durdurulamaz.Mahluklar için Allah’tan başka koruyucu yoktur."
Kuran ayetlerini satanlar ve din tüccarları için Allah Bakara Suresinde ne diyor?
Bakara Suresi 79. “Yazıklar olsun o kişilere ki, Kitap'ı kendi elleriyle yazarlar da sonra onunla basit bir karşılık satın alsınlar diye, "İste bu, Allah katındandır!" derler. Vay haline onların, ellerinin yazdıkları yüzünden! Vay haline onların, kazanıp durdukları yüzünden!”
İşte Ortakları
Tayyip Erdoğan’ın Yahudiliği,”Yedi ışıklı AKP Ampulü” Konusu;

Kabala'cı Nathan Caza (1643-1680): Sahte Mesih Sebatay Sevi'nin peygamberi olarak meşhur oldu. Takipçileri onu; Buzina Kaddisha "kutsal lamba" olarak adlandırdılar ve beraberinde mesihin ışığını getirdiğine inandılar. Sevi, İslam'a döndü. Ancak Nathan, diasporadaki Yahudilere Sebatay'ın müdafii olarak misyoner faaliyeti üstlendi.
"Yani yeri geldiği zaman bir Müslümana papaz elbisesi dahi giydirilmiştir. ...eğer bu elbiseyi giymem gerekiyorsa giyerim."
(Erdoğan. 22T3/2002, Kanal D, Teke-Tek)

- Ampul ve ışık, gizli bir Sebatay inanışının tezahürü ve Erdoğan'ın sözleri bu saklanmış tutumun yansıması mıdır?

Ampulün İç yüzü
- Bu yansıma takkiye anlayışının yeni bir örneği midir?
Avi Ben Mordechai'nin 'Tevrat'ın Işığında Yeni Ahiti Anlamak" adlı öğretisinde: İsa=Tevrat=lşık
..."On emirden biri bir lamba'dır ve ışığı öğretir." İbrani dilinde bu söz "Öğreti Tevrat'tır." olarak tercüme edilmiştir. Bu nedenle Tevrat ışık olarak tanımlanır. ... Bu tanımlara göre, Kitab-ı Mukaddes 119:105'e bakıldığında... "Senin sözün yolumu ve ayaklarımı aydınlatan lambadır." Kitab-ı Mukaddes 119:105'iyazan Kral Davut'a göre, "Tevrat bir lamba ve bir ışık olarak mütalaa edilmiştir."
(Yahudi Köklerini Kucaklama, To Embrace Hebrew Roots: Part VIII,
ABD'den Türkiye'ye tehdit gibi uyarı

http://www.hurriyet.com.tr/p/newsDetail/spacer.gif
Planet
17 Haziran 2010
http://www.hurriyet.com.tr/p/hp/spacer.gif
ABD Temsilciler Meclisi üyeleri Ankara'nın İsrail karşıtı çizgisini sürdürmesi durumunda Washington'la bağların zarar görebileceğini söyledi. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, İsrail'in Gazze'ye giden gemilere düzenlediği saldırının Ortadoğu'da savaş ihtimalini artırdığını belirtti. Rusya'nın resmi haber ajansı RIA, Kremlin'in Türkiye'ye karadan ateşlenen füze satışı yapmak istediğini duyurdu.

İşte dünyada günün öne çıkan manşetleri:
REUTERS: ABD Temsilciler Meclisi üyelerinden Türkiye'ye tehdit gibi uyarı
ABD Temsilciler Meclisi üyeleri Çarşamba günü yaptıkları açıklamada Ankara'nın İsrail karşıtı çizgisini sürdürmesi durumunda Washington'la bağların zarar görebileceğini söyledi.
Temcilsiler Meclisi'nin Cumhuriyetçi grubunun 3 numaralı üyesi Mike Pence, "Eğer Türkiye İran'a yaklaşıp İsrail devletiyle çatışmaya devam ederse bunun bir maliyeti olacaktır" dedi.
Temsilciler Meclisi üyeleri düzenledikleri basın toplantısında ayrıca Türkiye'nin İran'a uygulanması planlanan yaptırımlarla ilgili BM Güvenlik Konseyi oylamasında "hayır" oyu vermesini de eleştirdi.
Demokrat üye Eliot Engel ise, Türkiye'nin eylemlerini "yüz kızartıcı" olarak nitelendirirken, Ankara'nın NATO üyesi olmasına rağmen Batı'ya bakmayı bıraktığını söyledi.
Pence, Türkiye'nin duruşuyla ilgili ödeyebileceği bedellerden birinin 1915 olaylarıyla ilgili desteği kaybetmek olacağını söyledi.
Temsilciler ayrıca 126 üyenin Başkan Obama'ya bir mektup yazarak kendisinden İsrail'in uluslararası alanda kınanmasına engel olmasını talep ettiklerini de belirtti.
BBC: Beşar Esad İsrail'e sert çıktı
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, BBC'ye yaştığı açıklamada İsrail'in Gazze'ye giden gemilere düzenlediği saldırının Ortadoğu'da savaş ihtimalini artırdığını söyledi.
Esad, Suriye'nin bölgesel bir savaşı önlemeye çalıştığını ancak "yangın manyağı" İsrail hükümetiyle barış ihtimalinin olmadığını söyledi.
Esad ayrıca Lübnan'da bulunan Hizbullah örgütünü silahlandırdığı yönündeki iddiaları da reddetti.
Ortadoğu'nun tarihi bir değişimden geçtiğini söyleyen Esad, İsrail'in kanlı filo baskınının ciddi sonuçları olduğunu söyledi ve ekledi: "Baskın yakın gelecekte barış sağlanması şansını yok etti."

YNETNEWS: Rusya Türkiye'ye S-300 satmak istiyor
Rusya'nın resmi haber ajansı RIA, ülkenin silah ihracatı şirketinin başkanının Türkiye'ye karadan ateşlenen füze satışı yapmak istediğini duyurdu.
Rosoboronexport şirketinin direktörü Anatoli İsaykin, "Türk ordusunun S-300 ve S-400 füze sistemlerine çok ihtiyacı var" derken satışa sıcak baktıklarını ifade etti.
Paris'te konuşan İsaykin, Rusya'nın Türkiye'ye füze sistemi tedariki için yapılacak bir satışa katılmaya hazır olduğunu ilettiğini söylerken Batılı ülkelerin de bu yarışın bir parçası olacağının altını çizdi.
Türkiye silahlarının çoğunluğunu NATO müttefiki ülkelerden alıyor.

WALL STREET JOURNAL: BP 20 milyar dolar tazminatı kabul etti
İngiliz petrol şirketi BP, Başkan Barack Obama'dan gelen yoğun hukuki ve siyasi baskı altında dün, Meksika Körfezi'ndeki petrol sızıntısının kurbanlarının zararlarının karşılanması için 20 milyar dolar ödemeyi kabul etti.
BP ayrıca bu maliyeti karşılayabilmek için bu yılın ilk üç çeyreğinde hissedarların temettülerini ödemeyeceğini duyurdu.
Obama yönetiminin açık denizlerde petrol aranmasını yasaklamasından sonra işsiz kalan petrol endüstrisi çalışanlarına yardım etmek için de ayrıca 100 milyon dolar ödeyeceğini duyuran BP'nin yapacağı ödemeler petrol sızıntılarının bedelini 75 milyon dolarla sınırlayan ABD yasasının çok üzerine çıkıyor. BP bu sınırdan feragat etmeyi kabul etti.
Beyaz Saray'da dört saatlik bir pazarlık oturumunun ardından kabul edilen anlaşmayla BP ABD'deki varlıklarının 20 milyar dolar değerindeki kısmını bir kenara koyarak 2013'te yapacağı nakit ödemeyi garantileyeceğini de belitti.
Anlaşma Obama yönetiminin krizde özel sektöre yaptığı bir düzü müdahalenin son halkası oldu. Ancak BP için durum daha sıra dışı çünkü şirket mahkeme karşısına çıkmadan verilen cezaları ödemeyi kabul etti.

WASHINGTON POST: BP Başkanı'nın "küçük insanlar" sözü öfke yarattı
BP Başkanı Carl-Henric Svanberg'in Çarşamba günü Meksika Körfezi’ndeki petrol sızıntısıyla ilgili dilemeye çalıştığı özür yüzüne gözüne bulaştı.
Beyaz Saray çıkışında, Başkan Barack Obama'nın kendisine "küçük insanları umursadığı için öfkeli olduğunu" açıkça ifade ettiğini söyleyen İsveçli Svanberg, "Biz de küçük insanları umursuyoruz" dedi.
"Bazen büyük şirketlerin açgözlü ve umursamaz olduğu yorumlarını duyuyorum. Ama durum bu değil. Biz küçük insanları önemsiyoruz" diyen Svanberg'in sözleri bölge halkında öfke yarattı.
Öte yandan BP sözcüsü Scott Dean, bunun bir çeviri hatası olduğunu söylerken, Svanberg'den özür için özür geldi: "Bu öğleden sonra düşünmeden konuştum, çok üzgünüm."

THE TIMES: İspanya'da şok yenilginin faturası kız arkadaşa çıktı
İspanyol futbol severler ülkelerinin dün akşam yapılan maçta İsviçre'ye bir sıfır yenilmesinin faturasını kaleci Iker Casillas'ın televizyon sunucusu kız arkadaşı Sara Carbonero'ya çıkardı.
Bütün maç boyunca taç çizgisinde bekleyen spor spikeri Carbonero, maçtan sonra erkek arkadaşı Casillas'la yaptığı röportajda, "Ne oldu da kaybettiniz?" sorusunu sordu.
Casillas soru dolayısıyla şaşırmış göründü ama seyirciler ikisinin de cevabı bildiğini düşünüyor. İspanyol taraftarlar, ülkenin en seksi gazetecisi seçilen Carbonero'nun saha kenarındaki varlığının Casillas'ın dikkatini dağıttığına ve basit bir toptan gol yemesine neden olduğuna inanıyor.
Telecinco kanalı için çalışan Carbonero ve Casillas, geçtiğimiz yıl Güney Afrika'da yapılan Konfederasyon Kupası'nda tanıştıkları zamandan bu yana beraberler.
Büyük maçlardan sonra yaptığı taç çizgisi röportajlarıyla tanınan Carbonero'nun Dünya Kupası haberlerini takip edeceği açıklandığında takımın dikkatinin dağılabileceği yönünde şüpheler doğmuştu. Dünkü maçtan sonra internet siteleri öfkeleri taraftarların yorumlarıyla doldu.

ABD’li vekillerden Türkiye’ye tehdit
Türkiye’nin İsrail karşıtı çizgisini sürdürmesi halinde ABD ile tüm bağlarının zarar görebileceğini söyleyip uyardılar
ABD Temsilciler Meclisi üyeleri Çarşamba günü yaptıkları açıklamada Ankara’nın İsrail karşıtı çizgisini sürdürmesi durumunda Washington’la bağların zarar görebileceğini söyledi. Temcilsiler Meclisi’nin Cumhuriyetçi grubunun 3 numaralı üyesi Mike Pence, “Eğer Türkiye İran’a yaklaşıp İsrail devletiyle çatışmaya devam ederse bunun bir maliyeti olacaktır” dedi.

İran oylaması da eleştirildi

Temsilciler Meclisi üyeleri düzenledikleri basın toplantısında ayrıca Türkiye’nin İran’a uygulanması planlanan yaptırımlarla ilgili BM Güvenlik Konseyi oylamasında “hayır” oyu vermesini de eleştirdi.

Demokrat üye Eliot Engel ise, Türkiye’nin eylemlerini “yüz kızartıcı” olarak nitelendirirken, Ankara’nın NATO üyesi olmasına rağmen Batı’ya bakmayı bıraktığını söyledi. Pence, Türkiye’nin duruşuyla ilgili ödeyebileceği bedellerden birinin 1915 olaylarıyla ilgili desteği kaybetmek olacağını söyledi. Temsilciler ayrıca 126 üyenin Başkan Obama’ya bir mektup yazarak kendisinden İsrail’in uluslararası alanda kınanmasına engel olmasını talep ettiklerini de belirtti. ""
Evet,yazılar,haberler,ayetler de sizleri uyarmıyorsa,yapacak bir şey kalmamıştır.O zaman;
-Hadi kolay gelsin!!!

-Hayırsız kıyametler!!!
(“Umarım benim korkularımdan ibarettir” demek istiyorum ama,çok fazla belirti var.)


Adilyargiç

Masonların ve Yahudilerin kıyamette Allah'ın yeryüzünü Yahudlere teslim edeceği inancına dayalı olarak Türk ve Müslümanlar üzerinde "soykırımı içeren "Yecüc-Mecüc" siyaseti güttüklerine delil benim çok sayıda yazımın dışında yabancı kaynaklar da önemle işaret etmektedirler.Başbakan RE.T.E'nin ağzına "TÜRK" adı almamasındaki işin sırrı kendisinin de Mason Rotschild'lardan aldıkları desteklerle,Türk askerini arkadan vuran sıkıyı görünce de Ermeni ve Yezidi Kürt çetecilerle birlikte Ermenistan ve Gürcistan'a 1915'de kaçan, Süryanilerin yerleştirildiği Batum'lu olması yetmez mi?;
İşte bir video ama İngilizce;"10" bölümlük videonun ilki;



Eskidi mi?