İSLAM'A KADAR KISA DİNLER TARİHİ
İnsanlık tarihi boyunca oluşan farklı ırki topluluklar, kendilerini diğerlerinden ayırmak için kendi yaratılış efsanelerini yazmışlardır. Tengrizm, Türk Karahan Destanı, Oğuz Kağan Destanı, Manas Destanı, Brahmanizm, Sabilik, Zerdüştlük, Japon Şinto Dini gibi milli dinler, diğer dinlerden bağımsız özerk dinlerdir.
Örnek olarak, Pers İmparatorluğu resmi dini Zerdüştlük dinine YALNIZ Pers soylular inanabiliyordu. İdarelerindeki milletleri de, Pers tanrısı Ahura Mazda'ya düşman olan cüce tanrılara ibadete zorlayan Zervanilik (Zurvanism), Mitracılık/Mihrilik, Yahudilik gibi Pers İmparatorluğu döneminde M.Ö 500'lerde yeniden yazılmış din ortaya çıktı.
Bu din, daha eski geçmişi olan, M.Ö. 597'de Asur Kralı Nebukadnezar'ın Mısır'ı fethi, Mısırlılar ile Yahudileri sürgün etmesi ile unutuldu ve hafızalarda kalan dinleri Mezopotamya Sabi dini Ay Tanrısı Sin ibadeti ile karıştı.
Tarihe ilk önce bu günkü Irak ve İran sınırında kurulmuş Medya devleti olarak çıkan Persler de Sabi toplumunun bir parçasıydı.
Onların da dinlerinin temeli, Harappa medeniyetinin doğal felaketlerle yok olmasıyla kurtulanların göç ederek (MÖ 2000ler) getirdikleri Brahmanizm dininin kolu olan Şiva diniydi.
Çok gelişmiş bir medeniyete sahip Harappa halkı, SELLER ile yok edilen ülkelerinden geldiklerini anlatan Aramice ARİM=SEL adını aldılar. Bu ad sonra Arami'ye dönüştü.
Çok ırkçı ve aile içi ensest (endogamy) geleneğine göre üreyen bu toplum, Asur kralı 1.Tiglat Plaser tarafından M.Ö.1100'de mallarına el konularak, soykırım yapıldı, sağ bırakılanlar da Güney Doğu Anadolu dağlarına sürgün edildi. Bu dağlara TUR ABDİN= Köle Dağları dediler. Bu dağlar üzerinden Anadolu, Avrupa, Kafkasya, İran, Hindistan, Afganistan bölgelerine yayıldılar. Gittikleri yerlerde yerleşmelerine izin verilmediği için dağlarda göçer yaşadılar ve eşkıyalık yapmaya başladılar ve ARAMİ olan adları HARAMİ oldu.
Ancak bir çok toplumun kültürlerine etki ederek dinlerini değiştirdiler. Böylece ortak inanılan yaygın dinler ortaya çıktı. Perslerin dinleri de bu sayede kolaylıkla kabul edilebildi.
Babil sürgününden dönen ve Suriye Nasıra şehrine yerleşen Yahudilerden İsa adlı bir dini önder çıktı ve M.S.20'lerde vaaz vermeye başladı. Kimilerine göre, Yahudi peygamberi kimilerine göre insan şeklinde gelmiş tanrı olarak dinini insanlara 12 öğrencisi ile bildirdi.
Bunu bir İran Terör Hareketi olarak yorumlayan Roma imparatorları bu dini yasakladılar, inananları Afrika kıtasının her tarafına sürdüler.
Sasani imparatoru 1.Şapur, başkenti Medayin/Tizpon'da Yahudi Elkesay kabilesinden ortaya çıkan peygamber Mani (M.S.210... 276 )yorumuyla 7 kitaplı, her dilde, her milletin geleneğine göre, Zerdüştlük, Mitracılık, Budizm, Sabilik, Süryani Hristiyanlığı, Yahudilik ortak inançlarına göre yazdılar, Dini öğrettikleri peygamberler aracılığı ile her millete 7 kitap olarak yaydılar.
Bu din öyle tutuldu ki, şımaran peygamberi Mani, Sasani imparatoru Zerkses'e, orduyu tasfiye ederek ilkel komünal bir Komunizm önerince, Irkçı Zerdüşt rahipleri bunu Pers milletine düşmanlık sayarak, 276'da recm ettirerek ölümüne sebep oldular.
İran dini yasakladı. Ama çok ırkçı ve yağmacı olan Zerdüştlük yüzünden milletler direniş yaptılar ve devlet zayıfladı.
Bunu gören Roma 324'de Hıristiyanlık dinini resmi dinler arasına aldı. Dinin Roma geleneklerine, devlet siyasetine göre yazılması 6.yy'a kadar sürdü. Katoliklik=Evrensellik adlı mezhep ile tebaa milletlere kabul ettirildi.
Ortodoks =Doğru İman mezhebi inananları da Katolik mezhebini kafirlik saydı.
Güçlü olan Roma, Süryani Hristiyanları olan Aramileri soykırıma uğrattı, kaçanlar Köle Dağlarına ve İran coğrafyasına sürüldü.
Bu günkü Kuveyt, Bahreyn, BEA, Umman, Yemen, Necd, Hicaz Arapları olan Yahudiler ve İsmailiyeliler arasında asimile oldular. Ama dinlerini de korudular.
Roma idaresine giren Arabistan yarımadası halkları ve Suriyeliler Katolik mezhebini benimsemedilerse de kılıç kuvvetli kestiği için "İsa insandan doğdu ve sonradan tanrı oldu" tespiti ile Roma Vatikan kilisesini okşayan Nasturilik mezhebi içinde saklandılar. Libya'lı Aziz Agustin bu dinin felsefesini yazdı.
İşte, İslam da bu bölünmüşlüğü ortadan kaldırarak, Sasani ülkesi halklarını da Roma Tebaası yapmak isteyen Roma imparatoru Herakles'in kararlı tutumu ile ortaya çıktı.
Yeryüzünde yaygın inanılan hiç bir din, kendi başına bağımsız değildir.
Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam gibi çağdaş kabul edilen dinlerin de kökenleri Sümer, Hint, Fars dinleridir.
Bu videoyu hazırlayan Hintli vatandaş damar tespitler yapmış.
Bir Müslümanın, Hıristiyan ve Yahudi'nin bundan arlanması sadece cahilliktir.
Namaz=Namas te; Ramazan =Ramadan Hintçe'dir, Süryani, adı Hint güneş tanrısı Suryo'dan gelir. Arami ve İbrani dilleri Hintçe'nin Harappa Sabilerinin dilleri Hintçe kökenlidir.
Dinler tarihinin gerçeğinde bütün dinler kardeştir. Ama, Persler, Romalılar gibi büyük yağmacı ve köleci imparatorluklar, kendi devlet ve siyaset hedeflerine uygun olarak yazdıkları bu dinleri kılıçla kabul ettirmişler, kendinden olmayanları da Tevrat Tesniye=Yasanın Tekrarı Kitabı Bap/Bölüm 7, ayet 2'de olduğu gibi "YAHUDİ OLMAYANI ÖLDÜRÜN" veya Kuran'daki benzeri Tevbe 23'de "Müslüman olmayan, anne, baba, evlat, hısım akraba, aşiret kardeşi kim varsa öldürün, ahrette onları görmeyeceksiniz" veya "Fitne kalmayıp, yalnız Allah'ın dini kalana kadar onlarla savaşın" diyen Enfal Suresi 39. ayeti ile Bakara 193 ayetleri, ırk temelinde değil, Roma Tebaalarını Din Birliğinde birleştiren yapay siyasal, köleci dinler oldular.
Ne Roma ne de İslam, tüm yeryüzündeki kendinden olmayan milletleri yok etmeyi başaramadılar hala.
Takdir aklı, bilgisi, beyni olanındır.
Alaeddin Yavuz