Blog başlığındaki "+40" UYARISINI GÖRDÜNÜZ MÜ?

Ey Türk Milleti!
Birinci vazifen seni İslamcılık ve Türkçülükle benliğinden koparan, Araplaştıran din, devlet, ticarette sana yer vermeyen, seni küçük dereceli askeri görevlere vererek ölüme süren, sana hocalık, başbuğluk eden hainlere giydirdiğin tacı geri almaktır. Bunu yapabilmen için seni uyandıracak her türlü bilgi ve belge mevcuttur. Ya özgürlüğünü kazan ya da öl. Kölelikle atalarının kemiklerini sızlatma. Arap Rumların ırkçı kinci ensest sapık dinlerinden çık. Kurtuluşun başlangıcı burasıdır. Aklen kurtulmadıkça saltanatın da olsa kölesindir unutma. Sen özgür birey olmadıkça kardeşliğin önemi yoktur. Devletin her yüksek kademesine göz dik yerini al. Tırsma. Çabala, savaş ve kazan! Birlikte yaşadığın kavimlerle kardeşlik o zaman daha güzel olacaktır. Alaeddin Yavuz

Tarih boyunca atalarımız günümüzdeki kadar, her türlü bilgiye ulaşabilecek böyle bir çağ yaşamadılar.

Bizler tümünden şanslıyız. Buna dayanarak, blog içerikleri binlerce yıldır doğru bilinenleri sorgulamaktadır.

Tedbir olarak yanınızda sağlık ekibi bulundurunuz veya çıkınız! +40 :))

İster bu bloğda, ister okulda, camide veya başka yerde hiçbir yazılanı, öğretileni “sorgulamadan, araştırmadan” doğru kabul etmeyiniz!

Blog yazılarının telif hakları-copyright © “adilyargic; adilyargicc; keykubat.blogspot.com ve keykubat.blogcu.com” rumuzlarıyla yazan Alaeddin Yavuz’a aittir.


Vatan-Millet davası,hiçbir kurum veya kuruluşa havale edilemez, milletçe sahiplenilmedikçe hiç bir dava milli değildir.
Davasına sahip çıkmayan halk da millet değil sürüdür. Adilyargıç/Keykubat.

Yazılarımı ırkçı, etnik,dini ayrımcı bulanlar, Atatürk'e yapılan 26 Kürt isyanı, 25 suikastın arkasında ve 30 yıldır, 50.000 insanımızın ölümünde Kürt Yezidiliği ardında saklanmış gayrimüslüm azınlıkların olmadığını ispatlasın.

Hala okumak istiyorsanız buyurunuz.

Saygılar, sevgiler!

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

31 Aralık 2023 Pazar

#BENİM KARIM SÜT EMEN BİR BEBEK DİYE GEZEBİLİR MİSİNİZ?

ÇAĞ DIŞI ÇOCUK VE BEBEK EVLILIKLERİ

Binlerce, yüzbinlerce çocuk kadının "Büyükler senden daha iyi bilir, sus!" Komutuyla, babası yaşında bir adamın yanına sessizce, hayatı bir çöp kovasına etiket yapıştırılır gibi yapıştırılarak, yollanıyor..." 

Çocuk gelinler konusunda daha önce yazdığı ve çok beğenilen romanı ile kategorisinde en çok satan "Benim Karım Bir Çocuk" hem düşündürtecek, hem ağlatacak hemde harekete geçip bir şeyler yapmanızı sağlayacak kadar dürtücü ve sarsıcı bir hayat hikâyesidir. Şiddetle tavsiye ederim 

Çit, Sensin Mağara Adamı, Makyajda Sihirbazlık Numaraları gibi pek çok kitabı olan  Ayşenur Yazıcı ünlü bir TV sunucusudur. 

Etrafımızda hala annesi yaşındaki kumasıyla aynı evde, çocuk gelinler var. Bedriye'nin hikayesini okuyarak, bu içler acısı duruma dur diyenlerden birisi olabilirsiniz diyen yazar, okuyucusunu "kutsal bir mücadeleye" çağırıyor. @aysenuryaziciaysenur

Buraya kadar alıntıdır. Aşağıdaki yazımda bu alıntıya destek olmak içindir. Çünkü benim yaşamımda ve doğup büyüdüğüm Güney Marmara yöresinde böyle bir gelenek bilinmezdi.

Ben de İstanbul Pendik Polis Karakoluna 1985'te yapılan bir başvurunun ardından karakolun Yezidi Kürt baskını yediği zamanda ilk kez tanık olup, ifadelerini alarak öğrenmiştim.

KARISI BİR GÜNLÜK BEBEK OLANLAR VAR.

İslami yaşama, önceki Sümer, Brahman,, Sabilik, Zerdüştlük, Ortodoks Yahudi ve Hıristiyanlık dinlerinin yeryüzünde sayısız uygulamalarından geçmiş, ilkel, sapık cinsellik, evlilik köleci toplum gelenekleri, Sami toplumlarının, mitolojik gelenekleri olması nedeniyle, şehirden şehire, bölgeden bölgeye, ülkeden ülkeye temelde aynı, ufak tefek farklılıklarla hala uygulanan, Kuran emri olmadığı halde Arap v.b ırkçılık ve kültür emperyalizmi zihniyeti ile Kuran emri, sahabe geleneği mazeretleri ile tarikatlarda, cemaatlerde, kırsalda ve şehirde sürdürülen cinsel yaşam, evlilik gelenekleri AKP hukumeti ile toplumunuzda tekrar kâbus haline geldi.


Atatürk sonrası tarihte de basın, yayın, yargı, emniyet ortaklığında ilk kez yürütülen bir mücadele de yine Akp zamanında oldu.
Hem yargılanıp deşifre oldu, cezalandırıldı hem de el altından korundu.

Suudi Arabistan evlendirme bakanı Ahmet El Mubi'nin Lübnan Memri Tv programında " Bir günlük çocukla evlenilir" sözü, 2010'larda dünya çapında olay olmustu. Sonra " bir aylık; bir yaşında" şeklinde düzeltmelere de konu oldu.

Onu Bahreyn Memri Tv'de İnsan Hakları Savunucusu bayan Gada Cemşir'in "henüz tay tay tay duran, süt emen, hatta yeni doğmuş bebeklerle (İng. Toddler) evlilikleri dile getirmesi bütün dünyayı sarsmıştı.


Bunları önceden dilimize çevirmeden yazılarıma koymam bana tekrar adliye yollarını açmıştı.

Onu bir kaç yıl sonra Suudi vaiz Salih bin Fawzan " Bir günlük çocukla da evlenilir" diye kestirip atması da yazılarıma konu olmuştu.

Ülkemiz de de basının ÜZERİNE gitmesiyle Doğu, Güneydoğu, İç Anadolu, Karadeniz, Akdeniz bölgeleri başta sayısız kız-erken bebek, çocuk ve ergen tecavüz haberleri de gündemden düşmüyordu.

Dinler Eskilerin Masallarıdır; Dinler cinsel sapıklıkların temelidir; Mitolojiden Günümüze Sapıklık Ayetleri; Dinlerde Cinsel Sapıklığın Mitolojisi" diye başlayan onlarcasiyla süren ve 2014'den 2022'ye kadar mahkeme kapılarına sürünmeme neden olan yazılarımdan sonra," herkesin korkudan üstünü oto sansürle örten bireyler, yargı, emniyet güçlerince " Aman duyulmasın, yayılmasın" diye örttüğü, süt emen bebeklerle, izi, oğlu, geliniyle, aile içi cinsel ilişkili evlilik, gruplar halinde dededen toruna cinsellik ayinleri çıktı.




Bu konunun örtülerek önlenemediğini, aksine yayıldığını, bu insanlık suçunun basına verilerek deşifre edilmesi gerektiğini polislik anılarımdan bir iki olayı da anlatarak adliyede savundum.

Samimiyetim kabul edildi, dini değerleri aşağılama olarak yorumlanmadı. Yani ilk karşılamada bana yapılan SAPIK muamelesi terk edildi.

Böyle kadın, erkek yazar, sinema, tiyatro oyuncularımız ki kendileri de bu geleneğin mağdureleri olarak her türlü katkıda bulundular ve bu milli bir dava haline geldi.

Ama bu konuların hoşgörü ile karşılanması, mukayyitlik, İstanbul adliyelerinden DGM"ye ve devlet misafirlerini ağırlamasa mihmandar tercümanlık görevlerinde bulunmuş, polis emeklisi olmama duyulan saygıyla, sayemde başladı.

Türkiye'nin ve 57 İslâm ülkesinin her birinde onlarca, yüzlerce farklı İslâm Uygulaması gelenekleri olduğunu, her tarikat ve cemaatin aslında ayrı bir din olduğunu yargı kurumlarımız bile sayemde öğrendi.

İyi de oldu. Onların, polis teşkilatının özverileri ile bu konular yargılanır oldu.

Bunları yargılamak öyle kolay değildir, Karakol, adliye basar, savci, yargıç, asker, polis öldürür bunlar.



Gelinlerine tecavüz edip, 90cm yüksekliginde tavan arasına asar ki (1990 Tunceli Merkezde yaşandı onlarcası) hiç kimse buna intihar diyemez, ama bunlar bütün şehir isyan ederek yargı ve güvenlik güçlerini bastırarak, milletvekili ve bakan destekleri ile baskı yaptırarak bu iğrencliklerini örttüler ve örtüyorlar da.

Her vatandaşımız bu dini ve cinsi sapıklıklarla mücadele etmek adına hiç bir şey yapamıyorsa bu konuları utanıp, sıkılmadan paylaşsın.

Ülkemizin %80'inde ensest evlilik zaten var.

Sapıklıkların olmadığı bir dünyaya GÜNAYDIN diyelim.

Bu konuların önlemesi için mücadele eden, emek veren herkese bir teşekkür edelim.

Takdir aklı olanındır.

Alaeddin Yavuz   

.

Alaeddin Yavuz

29 Aralık 2023 Cuma

#NOEL KARŞITLARI İSA'YI ÖLDÜREN YAHUDİLER Mİ?

#NOEL KARŞITLIĞI, İSA'YI ÖLDÜREN NASIRA KUDÜS TALMUD YAHUDILER Mİ?


Çünkü Meryem Suresi ile Incil Kutlu doğum olayları birbirine benzer.



İki kitabın ortak övdüğü bir kutsal kişinin doğumu niye kutlanmasın?

Elmalılı Hamdi Yazır, Bakara 62, Hac 17 ayet tefsirlerinde Sabilerin her dini mezheplere bölerek bozduklarını, İslamda da mezhepleri, tarikatları da Sabilerin çıkartarak bozduklarını yazar.

Urfa, Mardin, Diyarbakır, Bitlis, Siirt, Suriye Sabilerinin 4.yy da, Vatikan İncil'ini Şeytani ilan ettikleri için, Roma tarafından Tur Abdin- Köle Dağları (Güney Doğu Anadolu dağları) sürgün edilince bazıları şimdiki Suud ailesinin aslı, Yemame Beni Temim Sabi Yahudilerine karışarak asimile olduklarını, Arami halkının bu gün kalmadığını İsrail Haaretz gazetesi, Aramiler hakkındaki bir çeviri yazıma yaptığı eleştiride 13-15 yıl önce yazmıştı.

Bu sürgünün kini olarak bu, Süryani Sabi Yahudilerin Noel düşmanlıkların öcünü Müslümanları kullanarak mı almak istemektedir sorusu aklımdan hiç çıkmıyor.

Müslümanlar, Hint Brahman ve Şiva dini takvimi olan Ay Takvimini, Atatürk devrimleri ile dünya genelinde kabul edilen miladi takvimine tercih etmişlerdir.

Bilimsel olarak da kabul edilmesi gereken takvim 365 günlük Miladi takvimdir. 365 günlük Miladi takvim, milattan 1500-2000 yıl önce Mısır Ay Tanrısı Lah-Tut-Idris peygamberin güneş tanrısı RA ile oynadığı tavla maçını 5-0 kazanıp, 360 günlük Ay Takvimine 5 gün ekleyerek miladi takvimi 2000 yıl önceden 365 gün olarak tespit ettiğinden Hıristiyanlara bile ait olmayan bu takvimi Müslüman niye "İneğe tapan" diye aşağı gördükleri Hintli Şiva dini Aramilerinin ilkel Ay Takvimini kullanır?


Thoth'un özelliklerine bir bakalım;

-Mısır’ın ,Gök-Güneş Tanrısı "Ra’sının ve Mısır tanrılar meclisinin katibi,(40'lar makamı olarak bize de gecmistir.)
-Verilen sözlerin,yapılan antlaşmaların koruyucusu,
-Ahret gününün, (tanrıların ve insanların) evrenin tarafsız,adil yargılayıcısı,hakimi,
-Baş tanrı Ra’nın sözlerini insanların diline çeviren,
-Tanrıların yazılarını karelere bölerek insanların okuyup yazmalarını kolaylaştıran ALFABEYİ keşfeden,İnsanların ilk baş öğretmeni,

-İncil'in "Rab-Öğretmen Tanrısı,Kuran'ın ilk suresi olan Alâk Suresinde "kağıt-kalemle okuma-yazma öğreten" Allah tanımlarının kaynağı.(Yazarın Yorumu)
-Ra’nın dili ve kalbi olarak saygı gösterilen,
-Ra’nın gece yolculuğunda,kayığında yanında bulunan,
-Ra’nın gözü,tapınakta bulunan bütün tanrıların da yargıcı, tabiatı ve evreni ölçülerine göre düzenleyen,
-Şarkılarıyla gök cisimlerinin ve güneşin seyirlerini,mevsimleri düzenleyen, cennetlerin ve cehennemlerin de mimarı,
-Bütün sırların sahibi,maji-büyü ustası, büyücülerin en büyüğü,
-İnsanlara yol göstermek için yazdığı çok önemli (kayıp) 42 temel kitabı bulunan,”Üç kez ululanmış”,”Üç kere ULU” olarak anılan,
-Bütün tanrıların "RA"nın görüntüsü oldukları inancına dayanılarak,Ra'nın en gelişmiş hali olarak da kabul edilen,
-Yunanlı Eflatun’a göre “her şey” olan, bilge ay tanrısı,İbiş kuşu gagalı insan vücutlu Thoth-l’ah’ın (Tut-lah) çalınmış sıfatları ile uydurulmuş bir tanrıdır.Benzer veya aynı sıfatlarla saygı gösterilmektedir.

Yunan tanrılarından Hermes onun sıfatından tırtıklanarak üretilmiştir.
(Yazı tercüme olup,Cristallink.com ve Wikipedia'dan yararlanılmıştır.)

Bunca bilgiyi günümüze bırakmış, biraz akıl lütfen.

Oysa insanlarımız YENİ YIL kutluyorlar.

Hıristiyan Roma'ya göre değil, Idris peygamberin tespit ettiği 365 günlük takvime göre.

Idris peygamberin TUT adı hala Adıyaman ilçesinin adıdır.

Lah adı da ALLAH= AL-LAH adıyla her saniye anılmaktadır.

Bu Arap ırkçıları kendi kültürlerine bu konuda niye düşmandır?

Ben merak ediyorum.

Bazı Hıristiyan mezhepleri de Noel'i Yeni yıl ile kutlama kararı alarak dinde ve resmî bayramda BİRLİK kurmuşlar.

Müslümanlar her şeyde insanlıktan AYRILMAK zorunda mıdır?

Müslüman her yerde BOZGUNCU, TERÖRİST midir?

Bu Arami, Yahudi ırkçı geleneklerine SON verilsin artık.

Takdir aklı olanındır.


Alaeddin Yavuz

25 Aralık 2023 Pazartesi

#ALLAH'I BECEREN EVLİYALAR ŞEMS VE MEVLANA FANTEZİLERİ

 ALLAH'I HALLEDEN ŞEMSI TEBRİZİ VE BEYAZID-İ BESTAMİ.

"Allah bana karım seklinde görünerek geldi onu becerdim"(Şemsi Tebrizi şahidi Mevlana Celaleddin-i Rumi) 

"Allah bana sakalı çıkmamış bir oğlan şeklinde geldi ve onu hakladım"  

Bunları ben deseydim çoktan öldürmüşlerdi.

Ama başı sarıklı, sakallı, sırtı cübbeli, içindeydin giyilmeyen, dışarı çıkmış göden barsağının kokularını bastırmak için İran icadı ŞALVAR ile gezen, elinde tesbih, ağzında uydurma dualar ile dolasan Tekke Bademi yobaz olursan, ulema, Allah dostu=Allah'ı beceren oluyorsun.

Dinler cinsel sapıklıkların temelidir diye yazdım mahkemeye verdiler. Buyurun Allah'ı beceren evliyaları okuyun.

Alıntı yazıdır.

ŞEMSİ TEBRİZİ’NİN ALLAH’I KADIN YAPIP ZÜKMESİ.

VE CELALETTİN RUMİ’NİN DE BUNU KABULLENMESİ

Yine buyurdular ki: Şemsi Tebrizi ’nin Kimya adında bir karısı vardı. 

Bu kadın, bir gün Şems’e kızdı, meram bağlarına doğru gitti. Celalettin Rumi, medresenin kadınlarına işaret ederek: “Haydi gidin de Kimya hatunu buraya getirin. Şems’in gönlü ona çok bağlıdır” buyurdu.

Şems ve Mevlâna temsili resim.


Bunun üzerine kadınlardan bir gurup onu aramaya hazırlandıkları sırada C. Rumi, Şems’i Tebrizi ‘nin yanına girdi. 

Şems şahane bir çadırda oturmuş kimya hatunla oynaşıp sevişiyordu. Celalettin Rumi bu hali görünce hayrette kaldı ve hemen çadırdan dışarı çıktı.

Kimya hanımı aramağa gidecek olan hanımlar da henüz gitmemişlerdi. 

Celalettin Rumi dışarı çıktı, bu karı kocanın oynaşmalarına mâni olmamak için medrese de aşağı yukarı dolaştı. Sonra Şems: “İçeri gel” diye bağırdı. Celalettin Rumi, içeri girince Şems’ten başkasını görmedi.

Bunun sırrını sordu, Kimya hatun nereye gitti” dedi. Şemsi Tebrizi: YÜCE ALLAH BENİ O KADAR SEVER Kİ, İSTEDİĞİM ŞEKİLDE YANIMA GELİR. Şu anda da Kimya hatun şeklinde geldi” diye buyurdu. 

Muhammed'e ayet tebliğ eden Cebrail kadınsı görünüme sahiptir.

Hint Brahma tanrının karısı
SaraySwati de pürüzsüz
ciltli tanımlanır

İşte: BAYEZİDİ BİSTAMİNİN HALİ DE BÖYLE İDİ. ALLAH, ONA DAHA SAKALI BİTMEMİŞ BİR GENÇ ŞEKLİNDE GÖRÜNDÜ. Dedi.

Bayezid-i Bestami 
Temsili resim.
Bu durumu Celalettin Rumi şiirinde Allah’a hitaben şöyle dile getiriyor:
Sen suret âlemine geldiğin vakit ne kadar güzel ve ne kadar can katan kişisin.
Sureti attığın vakit de aynı aşk ve aynı tek maşuksun.

(Ariflerin Menkıbeleri 2. Cilt Sayfa 214-215)

Bunları ve daha başkalarını okuduktan sonra Tasavvuf hakkında araştırmalara başladım. Gördüm ki diğerleri de bunlardan farklı değiller.






 




SORU: ŞİMDİ SÖYLEYİN BAKALIM:
KENDİLERİNİN YAZDIKLARI KİTAPTA BU KEPAZELİKLER BULUNAN ŞEMS VE CELALETTİN RUMİ, ALLAH DOSTU MU, YOKSA ZINDIKLAR MIDIR?

Yazının konusu olan olaylar
bu kitaptan alınmadır 

 
BURADA ANLAŞILAN ŞUDUR: ALLAH, ŞEMS'İN YANINA GÜZEL BİR KADIN OLARAK GELİYOR VE ŞEMS Bİ GÜZEL ZÜKÜYOR. BAYEZİDİ BİSTAMİ'NİN YANINA DA TÜYÜ BİTMEMİŞ OĞLAN OLARAK GELİYOR. O DA OĞLAN İLE BERABER OLUYOR.

Kitapta olayın yazılı bölümü.


Alıntı yazı burada bitiyor.

Bu dünyada Allah'ı beceren bu yobaz dinciler cennete gitseler Allah diye bir şey bırakmazlar. 
Kendilerini Allah ilan ederler.

Bu yazı ile,Allah da lut kavmine tabi olmuş görünüyor.
İmanınız bozulmasın aman aman.

Alaeddin Yavuz. 

24 Aralık 2023 Pazar

#HERKES YALAN SÖYLÜYOR...

Herkes Yalan Söylüyor...

Yalan Dünya...

-Tapınaklardaki tüm din adamları YALAN söylüyor,


-Tüm din kitapları YALAN yazıyor,

-Ana okulundan üniversiteye eğitimciler YALAN söylüyor,



-Ders ve bilgilendirici kitaplar YALAN yazıyor,

-Görsel, yazılı basın YALAN yazıyor, anlatıyor,

İktidar ve muhalefet partileri YALAN söylüyor, ortaklar.



-Tüm bürokrasi yalan söylüyor,

-Anne ve babanız ve onlarınkiler de binlerce yıldır YALANlar içinde doğup büyüdüler, öldüler, onlar da YALAN söylüyor.



İki seçeneğiniz var;

1-Yalan dünyaya olduğu gibi kabul edip, hiç bir şey yokmuş gibi yaşamak,

2- Bildiğiniz her şeyin tersinin doğru olabileceğini düşünerek sorgulamaya başlamak.

1.seçenek sizi ideal vatandaş, 2.seçenek toplum dışı, terörist, yalnız birey yapar.

Yalan dünya böyle bir şey işte.


Yalansız bir dünya dilesem, yalan olacak.

Takdir aklı olanındır...

Alaeddin Yavuz 

23 Aralık 2023 Cumartesi

#SEÇİM ŞEHİTLERİ MEVSİMİNE GİRDİK

  Seçim Şehitleri Mevsimine Girdik.

31 Mart 2024 yerel seçimlerine 100 gün kaldı.

Dün önce 3 şehit, 4 yaralı denildi, bu gün 6 şehide bağlandı.



2023 genel seçimleri öncesinde olduğu gibi, sarat sakinini iktidarda tutmak için seçilmiş Tbmm muhalefetine ek olarak bilinen terör örgütü ve yan kuruluşları olan örgütler de Atanmış Muhalefet yapılanmasının içinde yer almaktadır.

39 yıldır olduğu gibi, Akp öncesi 11 hükümet 18 yıl, Akp, 23 yıldır Terörle Mücadele Merkezli iç siyaset yürüterek, kendileri teröristle savaşan, muhalefeti de terörle ortak ilan ederek iktidarda kalıyorlar.

Muhalefet de bunun her şekilde hakkını vererek muhalefet memurluğu görevini başarıyla yerine getiriyor. 

İkisi de Osmanlıyı yıkmak için İngiltere destekli, halifeliği Osmanli'dan almak bahanesiyle Müslüman görünen Süryani-Yahudileri 1745 Vehhabi isyancıları, Rusya ve Gürcü Çarları destekli 1760 Süryani-Yezidi, 1812'den sonra Gregoryen Süryani Ermeni Musevi-Yahudi Hıristiyanları savaşta, barışta Osmanlıya isyan edip Müslüman Hanefi Türk ve Müslüman soykırımı yaptılar.


Rusya-Abd-İngiltere destekleri ile devleti ele geçirdiler, padişahları bile son padişaha kadar onlar seçtiler.

1923'de Atatürk cumhuriyetin ilânı ile bunlara son verdiyse de 10 Kasım 1938'de onu da öldürüp devleti tekrar ele geçirdiler.

14 Mayıs 1950 genel seçimleri ile Süryani ve Yezidiler Nurculuk hareketinde birleşerek gayrimüslim şeriat devleti ilan ettilerse de istediklerini yapamadılar.


Bu amaçlarına 03 Kasım 2002 genel seçimlerini AB-D VE NATO ÇETESİ ÜRÜNÜ AKP-RTE hükümeti ile ulaştılar.









Bunların hiç birinin amacı devleti yaşatmak değildir.

Hepsi devleti tasfiye etmek, 36 parçaya bölmek, Büyük Israil-Yunan-Anadolu Rumları idaresinde Bizans devleti kurmakla görevlidirler.

1774'den beri askerlik ve vergiden muaf olan gayrimüslimler Akp ile tekrar haklarını aldılar.

Devleti işgal ettiklerini
daha nasıl itiraf edecekler?

Ölen askerler subay dahi olsalar 1980 dünyasından beri fakir Türklerden ve yobazlardan seçildiği için, onların gözünde "ÖLMEK İÇİN MAAŞ ALAN KÖLE ASKERLER" oldukları için iktidar sahiplerinin yüreklerinde en ufak üzüntüye sebep olamazlar.

Uydurma seçimlere girerken, vatansever görünmek isteyen hükümet, Hınçak, Taşnak terör örgütü Pkk üstüne yolladığı fakir fukara çocuklarını, yine köle olan örgüt teröristlerini birbirine öldürterek oyları alacaklar, saltanatlarına devam edecekler.


Devlete sahip çıkmak,  uğruna ölmek ne kadar kutsalsa, devletin idaresinin kimlerin elinde olduğuna dikkat etmek te o kadar kutsaldir.

Takdir aklı olanındır. 

Alaeddin Yavuz 

9 Aralık 2023 Cumartesi

BATIL İNANÇLARI BATIL İNANÇLA KALDIRMAK TARIHIN EN BÜYÜK YANILGISIDIR

 BATIL INANÇ, BATIL İNANÇLA KALDIRILAMAZ.


Her gelen yeni egemen devletin dayattığı yeni dine zorlanan toplumlar kılıç zoruyla dayatılan dine bağlılıklarını kanıtlamak zorunda bırakılmışlardır. 

İnsanların eski dinlerini terk ettiklerine başkalarını inandirmak için, o dinin kutsallarına küfür etmek, canlıysa öldürmek, değilse kırıp yakmak zorunda bırakılmışlardır.




Bu da yeni batıl inanışlar ortaya çıkarmış, gereksiz yere hayvan katliamı, kadının cinsel tahrik nedeni diye aşağılanıp recm edilmesi, tarihi eserler olan heykellerin, resimlerin, ikonaların kırılması, örtülerek yok edilmesi olan vandalizmi yaratmıştır.

Sümer, Hint, Mısır tanrıları,insan, manda, inek, yılan, kertenkele, kartal, akbaba, şahın şeklinde görünen ve esas yapıları insan şeklinde olan boyları 70, 50, 5 metre ile 50 cm ve sivrisinek kadar küçülebilen cüce cinler olarak kabul edilirdi.




Onların yasalarını çiğnedikleri için toplumdan atılan, ceza çekmesi için yeraltı dünyasına gönderilenlere de Titan, "T" harfinin Latince gibi dillerde peltek "S" okunması, "İ" harfinin "Ay", "A" harfinin Ey okunması ile Seytan, Şeytan, Satan şekline dönüşmüştür.

Melek Aramice Melk=Kral, imparator sözünden dilimize MELİK, MELEK olarak geçmiştir.

İslâm öncesi Allah da Melek olarak söylenirdi ki Kuran da buna itiraz etmez ve Allah her zaman BİZ 1. Çoğul takısını kullanır.

Her işini melekleri yani cinleri, seytanları ile yapmıştır.

Böyle şeytanlar ve cinler olan Sümer tanrıları köpeği kanatlı, tüysüz yaratmıştır.


Türk Karahan yaratılış destanında da, Karahan'ın yarattığı insanı korumak için emanet ettiği köpek de kanatlı ve tüysüzdür.

Mısır tanrıları kediyi cinleri, görünmeyen köle şeytanları kovmak, onlardan korunmak için yaratmıştır.
Mısır kedisi çok özel
yaratıktır.



Evliya Çelebi Mardin Yezidilerinin siyah köpeğe taptıklarını yazar.

Mısır kedileri, kediden üretilme aslan, kaplan, leopar, vaşak gibi hayvanlara ibadet eden Şatanist kabileler hala var.

Tanrılar, tanrıçalar da kadın olarak kabul edilirdi. (Necm Süresinde Allah'ın 3 kızına ibadet işlenir. Yezidiler, Dürziler hala bunlara ibadet ederler.)

Sağ altta Teke Şeytan Hub-El=Tahıl Tanrısı 
Sol altta Ba'al-Ba'el-lah adlarıyla tapınılan Tanrı El-Al'ın oğludur.
Üstte 1975'de Ebla kazılarında İtalyan arkeologların buldukları Nebati medeniyeti Sabi kalıntısı Teke Şeytan tapınağında 50cm boyundaki Ba'Allah-Hubel- heykelciği.

Temmuz olarak da bilinir.
Yahudiler Yahweh-Elohe- Allah ve Adonay da derler.

İslâm dini bunları yasaklayınca bu dini terk ettiğini kanıtlamak için bu varlıkları öldürmeleri istenilmiştir.

Bu yüzden, kedi, köpek ve kadın düşmanlığı, dindarlığı kanıtlamanın şartı, namaz bozan varlıklar olarak dinde yerini almıştır.

Bir batıl ilkel inancı ortadan kaldırmak isterken, başka bir batıl inancı yaratmak da sadece SALAKLIKTIR. 
VE dinlerin de bozulmalarına sebep olduğundan ötürü tarihin en büyük yanılgısıdır da.




Bu yüzden EĞİTİM ŞART diyoruz, okuryazarlığı dinden çıkma sayan İslâm öncesi dini geleneklere bağlı sarıklı, cübbeli hahamlara, papazlara, bunların babadan oğula geçen feodal toplum kalıntıları kabile tanrısı olarak hürmet gören şeyh, pir olarak kendini tanıtımlarına inanmayın, güvenmeyin.


Kendilerini Tanrı-Allah  gören bu kimseler, dünyayı yöneten büyük devletlerin yöneticilerine de Yeryüzünün Hakimi Ulu Tanrı olarak ibadet ederler.



Eger fakir bi ülkede yaşıyorsalar, sömürgeci büyük devlerle iş birliği yaparak ülkelerinin sömürge olmasına, kendileri kukla devlet adamı olmak, birlikte yaşadıkları milletleri yağmalatmak için yardım ederler.



Takdir aklı olanındır.

Alaeddin Yavuz