SURİYE DE DÜŞTÜ, İSRAİL AB-D İKTİDAR OLDU.
Rusya'yı Ukrayna, İsrail- Hamas- Lübnan savaşları, Rusya içi muhalifler ile sıkıştıran Amerika- Avrupa Birliği ve Nato Çeteleri Rusya'yı ikna etmeyi başardılar.
Beşer Esad da yapılan anlaşmaya uygun olarak, savaşmadan devleti Musevi Bagratuni, Davudi, Etiyopya Tevhid Incili Hıristiyanlarına yani Sünnilere teslim etti.
Yemame (Deriye, Necran/Necd) Süryani Beni Temim Yahudilerinden olan Mehmet Abdülvehhab'ın 1741'de "Türkler Mevalidir, hilafet edemezler" sloganıyla Abdullah bin Suud'un askeri, İngiltere'nin siyasi, askeri, malî desteğiyle başlattığı Sünni İslâm Vehhabi hareketi 1760'da Rus Çarlığının desteğiyle isyan eden Süryani, Yezidi Hıristiyan (Gürcü, Doğu Karadeniz, Bitlis, Siirt, Urfa, Mardin, Musul, Kerkük, Anadolu Bagratuni Ermenileri, Rumları) isyanları 19.yy boyunca Osmanlıyı, İran Türk devletini yıkmak icin ortak çalışmaya başladılar.
Bunlara Kafkas, Kırım, Ukrayna (Eflak-Boğdan), Macar, Romen, Karadağ- Sırp, Bulgar, Yunanlıların katılımları ile ortak hareket olarak sürdü.
30 Ekim 1918'de Mondros Ateşkes Anlaşması ile Osmanlı son bulunca, Sunni İslâm olarak Vehhabilik adıyla Ermeni, Süryani, Yezidi, Dürzilerin benimsediği Etiyopya Tevhid İncili benimsendi.
1892'de hepsi Amerikan Ortodoks Protestan mezhebine geçtiler ve her Müslüman ülkedeki yaygın Islâmi gekenekler ile harmanlanarak Amerikan İslam'ı yapıldı. Pakistan ve Bangladeş Müslümanları başta, Afgan, İran, Orta Asya Türk devletleri ile Hazar Denizi bölgesi milletleri de bu dini benimsediler.
Bunların önünde sadece Atatürk cumhuriyeti Diyanet kurumu durdu.
1938'de Atatürk'ün ölümüyle, Amerikan-Ingiliz-Rus-Ermeni siyasal İslam'ı yavaş yavaş halka verilmeye başlandı.
14 Mayıs 1950 genel seçimlerinde iktidar olan Bagratuni Musevi Hıristiyan Demokrat Parti iktidarı, bütün kripto tarikatları Nurculuk adıyla birleştirdi.
12 Mart 1971, 12 Eylül 1980 ve 03 Kasım 2002 genel seçimleriyle iktidar edilen Akp+Fetö Nur Cemaati ile Vehhabi, Bagratuni Musevi Hıristiyanlar iktidar oldu.
1979'a kadar SSCB ile savaşması için CIA''nın kurduğu Taliban örgütüne cihat savaşçısı temin edip, İstanbul Amerikan Başkonsolosluğu kanalı ile gönderen, Rize Potamya Pilihoz köyünden, Gürcistan Tishkinvali Bagata köyünden Musevi Teyüp oğlu Ahmet'ten olma, Gürcü Bagratuni Tenzile'den doğma, Recep Tayyip Erdoğan'ın ortak çalıştığı Vehhabi Afgan Taliban örgütünden doğan El Kaide, Işid, Öso, Htş (Heyeti Tahriri Şam) örgütü, 1979'da başlanılan Yeşil Kuşak Projesinin Suriye ayağını Yahudi şivesi ile ALLAHUAKBAR tevhid sloganları ile gerçekleşti. (Arap Alfabesi ELİF= E ile başladığından Araplar Ellahüekber derken, İsrail İbrani Alfabesinde Elif ALEF=A sesiyle okunduğundan Yahudiler Allahuakbar şeklinde söylerler)
Hz Muhammet zamanında Yemame'de peygamberlik eden, Hz Muhammet'in "Müseylemet'ül Kezzap" diye hitap ettiği, Muhammet ile benzer vahiyler açıklayan Yemame'li Yahudi Rahman ile ona katılan Secaa adlı Yezidi kadın peygamber vardı.
Bunlar, Muhammet'e birlikte peygamberlik etmeyi önerdiler. Muhammet ret etti.
Onlar da Yemame'nin seçkin ailelerinden Rabia ve Emir adlı iki suikastçıyı Mescidi Nebeviye gönderdiler.
Emir'in kılıcının kınına takılması ile çıkan sesi duyan peygamber suikastçıyı engeller ve serbest bırakır.
Bir süre sonra Emir, "Ey Muhammet'in Tanrısı, varsan sana savaş ilan ediyorum" diyerek atına biner, kılıcını çekerek sürer ve düşen bir yıldırım ile ölür. Bunun üzerine R'ad (Yıldırım) Suresi 13;13 ayeti iner ve kafirleri Allah'ın YILDIRIMLARIA ile cezalandırdığı bildirilir.
Yemame şimdiki Kuveyt ve Hürmüz Körfezi BAE'ye kadar olan kıyı bölgesi Yahudileri Ebubekir zamanında kılıçla Müslüman olmuş, bu iki sahte peygamber öldürülmüştür.(Kynk-E.H.YAZIR R'ad Suresi Tefsiri)
Abbasi döneminde bölgenin Roma tarafından işgaline karşı Arapları örgütleyen Rabia Adeviye (İslam öncesi Arap Yezidilik dini, Şiva ibadetiydi ve Hintlilere Namazı, Yoga sağlık hareketlerini öğreten Şiva'nın Adi (Hintçe İlk demek) Yogi (Hintçe öğretmen demek) Adiyogi adının 'Adi' adından türetme olan Adeviye (İlk olana ibadet edenler anlamında) Kuran Necm suresinde geçen Allah'ın kızı El Uzza'nın (veya Şiva'nın karısı Parvati gibi) reenkarne hali olarak kabul edilen Rabia-yı Adeviye Yemame Süryani Hıristiyan Yahudilerinin o tarihlerde bile Müslüman olmadıklarının kanıtıdır.
Mecusi Hıristiyanlık geleneklerini Islam'i karakterler ile süsleyerek dinlerini korudular.
765'lerde Abbasi döneminde imam Cafer Sadık'ın büyük oğlu İsmail'in oğlu Muhammed'in imamlık=Halifelik hakkı olduğu inancını öne sürerek halifelik iddiasında ısrar ettiler.
İran Şiilerinden ayrı kabul edilmek için önce Mübarekiye adını alan bu öğreti,
Cafer Sadık'ın torunu İsmail'in adından İsmailiye adıyla ayrılarak Arap geleneklerine uygun olarak yazılmış Yezidilik dinini uyguladılar.
Mısır Fatımi hilafeti döneminde gerçek yüzlerini ortaya koydular.
Ancak, kendini Allah "Görünebilen Tanrı" ilan eden 6. Fatımi halifesi Hakim Bi'emrullah zamanında İran'dan gelen Vezir olan Hamza Bin Ali adlı Türk tarafından kurulan Şii yorumu İsmailiye mezhebi Dürzilik kurulunca araları açıldı.
1517 Ridaniye savaşıyla resmi adı Devlet el Türkiye olan Fatımi devletine son veren Yavuz Sultan Selim kutsal emanetleri ve İslam uygulamalarını buradan aldı.
Yine ilk İslâm mezhebi olan Hanefilik mezhebini Sunni akidelere göre kuran ve mezhebi, Türkmenistan'lı olduğundan Türkmenistan ve Irak Türkleri arasında kabul gören Hanefilik mezhebini de I.Selim Osmanlı'nın resmi dini yaparak Sunni, Alevi Müslümanlar ile Katolik İncili'ne bağlı Hıristiyanlara da hükmeden bir Osmanlı Şeriat devleti kurdu.
Ama ne İranlılar ne Sünni ve İsmailiye dini Arapları Osmanlı hilafetini onaylamadı.
Bunu sağlamak için Sunni, Dürzi imamları İstanbul'a doldurarak kendini onaylatma yolunu seçtiyse de, bu yalnız Hanefi ve Sünni Türklerin Araplaştırılmasıyla sonuçlandı.
Bu kopukluk, Osmanlı halifelerinin 1741 Vehhabi, 1760 Süryani, Yezidi isyanlarının Haçlı işgalleriyle ortak başladığı yıllardan 1918 yılına kadar ilan ettiği bütün Cihat Çağrılarına Arapların katılmaması ile sonuçlandı.
Yalnızca Sünni, Hanefi Türklerinin mecburen katıldığı yüzlerce Cihat savaşları ile Osmanlı da, kendinden önceki Halifelik rejimleri gibi, Yezidi, Dürzi, Ortodoks Bagratuni isyanlarıyla son buldu.
Bu gün de sembolleri RABİA (Arapça 4.cü ķız veya erkek çocuğa verilen ad) 4 parmaklı el işareti, Rabia ve Emir adlarının yaygınlaştırılması İslâm öncesi Arap Yezidilik dinine dönüşten başka şey değildir.
Vehhabiler 1741'den 1918 yılına kadar ne kadar Muhammet dini kabul edilen Emevi- Abbasi dini olan Sünni Müslüman ve onlarla yaşayan Türk varsa hepsini yok ettiler.
Buna, Irak, Suriye, Şam (Lübnan, Filistin), Türkiye, İran Dürzileri de eşlik ettiler.
Bu bilgiler ışığında, Arabistan Yarımadası Arap devletlerinden, Beni Temim Yahudilerinden Nakşibendi tarikatını ele geçiren Şeyh Halit soyundan kralların, emirlerin yönettiği Kuveyt, BAE, Suudi Arabistan, Ürdün gibi sözde Müslüman ülkelerin hepsi, Yezidi Yahudi idaresindedir.
Irak- Suriye- Türkiye Yezidileri ise soy olarak Büyük İskender ve Roma imparatorluğu cağlarından bölgede kalan Yunanlı ve Roma vatandaşları oldukları bilindiği için, son 20 yılda sözde İslamcı Yahudi terör örgütleri tarafından soykırıma uğratıldı ve köle yapıldı.
İngilizAnglikan kilisesi öğretisini Etiyopya Tevhid İncili ile birleştiren Filistin ve Lübnan Dürzileri de Türk ve İngiliz yanlısı oldukları için son İsrail- Hamas ve Lübnan savaşında soykırıma uğratıldılar.
İsrail 2023'de Filistin'i vurduğunda ilk bombaladığı bina İngilizlerin miras bıraktığı Anglikan kilisesi hastanesiydi.
Bu da, Amerika'nın bölgede İngiliz, Fransız kalıntısı görmek istemiyor demektir.
Suriye, sayılan dinlerin ve mezheplerin, bunlardan doğan sayısız tarikatın olduğu kozmopolit bir ülkedir.
Bu yüzden, kimin kim olduğu belli değildir.
Sonuç olarak, Batı kıskacında sıkışan Rusya, AB-D VE NATO ÇETESİ ile ortak çıkarlarda anlaşmış, Esad ve yandaşlarına bir koruma sağlayarak Suriye'de rejim değişikliğine onay vermek zorunda kalmıştır.
Müslüman bilinen Vehhabi Arap devletleri zaten Yahudi idaresinde oldukları için İsrail+AB-D ile bir çatışmaya girmeyi düşünecek en son devletlerdir.
Müslüman olarak sadece adı kalmış Türkiye dahil bütün Müslüman ülkeler Yahudi ve Musevi gayrimüslimlerin idaresindedir.
Yapılan protestolar, tepki açıklamarı, suçlamalar tiyatrodur.
Müslümanlar bunların ellerinde oyuncak olmuştur, dinleri, imanları çoktan yenisi veya önceki eskisi ile değişmiştir.
Ne Rusya Suriye'yi satmış ne de Arabistan, Türkiye ihanet etmiştir.
Hepsi işgal edilmiş Yahudilerin idaresinde köle toplumlar olmustur.
Ezanlar bile artık Yahudi ezanı Baruk gibi anırarak çığlık çığlığa okunmaktadır.
Nakazlar Süryani namazları ile rekâtlarına kadar aynı olmuş, saçının telini göstermeyi yasaklayan Antik Babil ve Antik Yunan çağları putperestlik rahip rahibe kıyafetleri olan Kara Çarşaflar, peçeler, Burkalar, sarıklar, cübbeler, İran şalvarları İslami, peygamber, sahabe, ensar kıyafetleri olarak kabul ettirilmiştir.
Yakında, 2028 erken seçimi ile RTE yeniden seçilerek şeri rejime geçilecek, İran, Afganistan, Pakistan'ı aratacak bir İran Yahudi şeriatı başlayacak, 18. ve 19. yüzyıllarda Vehhabilerin, Yezidilerin, Süryani Ermenilerin, Gürcülerin, Rumların Müslüman ve Türk soykırımları çağı başlayacaktır.
Suriye'de Heyeti Tahriri Şam örgütü, anlaşma gereğince, devlet işlerinin teslimi sona erinceye kadar, Esad'ın başbakanı ve hükümetiyle çalışmayı, kutlama yapmamayı, laik vaatler ile halkın tepkisini önlemektedir.
Devir işlemleri tamamlandıktan sonra da böyle giderse çok iyi olur.
Ama, ya bir soykırım başlatırlarsa?
Silahsız ve korumasız yakalanan Suriyelilerin vay haline.
Tek din, Tek devlet, Tek Bayrak diyerek, 11 Eylül 2001'de Haçlı Seferi ilan eden ve hâlâ sürdürülen Müslüman Görünümlü Hıristiyanlık egemenliği esaslı Amerikan Neoconcularının Radikal İslam projelerinden Suriye ayağı da gerçekleşti.
Bunun böyle olacağını 20 yıldır yazdım. Komplo Teorisi dediler.
Komplo çıksın ben özür dileyeceğim.
Ya çıkmazsa muhaliflerim ne yapacaklar?
Takdir aklı, bilgisi, ön görüsü olanlarındır.
Alaeddin Yavuz